Kuran İlimleri

Muhtasar El-İtkan Fi Ulum'il-Kur'an

İmam Suyuti

Muhtasar El-İtkan Fi Ulum'il-Kur'an Quotes

You can find Muhtasar El-İtkan Fi Ulum'il-Kur'an quotes, Muhtasar El-İtkan Fi Ulum'il-Kur'an book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
İbnu Salah (rahimehullah) şöyle demiştir: Kur'ân okumak Allah'ın insana bir lütfudur. Meleklere bu verilmemiştir, Onlar Kur'ân'ı insanlardan duymak için can atarlar.
Sayfa 275
سَاَصْرِفُ عَنْ اٰيَاتِيَ الَّذ۪ينَ يَتَكَبَّرُونَ فِي الْاَرْضِ بِغَيْرِ الْحَقِّۜالْحَقِّۜ Araf 146.Ayet: "Yeryüzünde haksız yere böbürlenenleri âyetlerimden uzaklaştıracağım". Sufyan b. Uyeyne bu ayeti "Onlardan Kur'ân'ı anlamayı çekip alacağım" diye tefsir etmiştir.
Reklam
Ebu Hureyre, Rasûlullah'ın şöyle dediğini rivayet eder: "Kur'ân, şu beş esas üzere nazil olmuştur: Helal, haram, muhkem, muteşabih ve emsal. Helalleri işleyin, haramlardan sakının, muhkeme tabi olun, müteşâbihe iman edin, emsalden ise ibret alın.
İbn Teymiye şöyle demiştir: "Şunu bilmek gerekir ki Rasûlullah Sahabeyi Kiram'a Kur'ân'ın lafizlarını açıkladığı gibi manalarını da açıklamıştır. لِتُبَيِّنَ لِلنَّاسِ مَا نُزِّلَ اِلَيْهِمْ kendilerine İndirileni açıklaman için ..." (Nahl 44) hem lafzı hem manayı izahı ihtiva eder. Ebû Abdirrahmân es-Sülemi şöyle der: Osman b. Affan, Abdullah b. Mesud gibi Kur'ân'ı öğreten sa-haabiler, Rasûlullah'tan 10 ayet öğrendikleri zaman, bu ayeti öğrenip öğrenip amel etmedikçe başka ayetlere geçmezler ve biz Kur'ân'ı hem ilmen hem de amelen öğrendik derlerdi. Bundan dolayı da bir sûrenin ezberlenmesi uzun zaman alırdı. Sahabenin Kur'ân'ı hem ilim hem de amel planında öğrenmelerinden dolayı İbn Ömer Bakara sûresinı 8 senede ezberlemiştir. Bu hareket, Allahu Teâlâ'nın كِتَابٌ اَنْزَلْنَاهُ اِلَيْكَ مُبَارَكٌ لِيَدَّبَّرُٓوا اٰيَاتِه۪ "Bu mübarek kitâbı, ayetlerini düşünsünler ... diye indirdik"(Sad 29) ayeti ile اَفَلَا يَتَدَبَّرُونَ الْقُرْاٰنَۜ Kur'ân'ı düşünmüyorlar mı? (Nisa 82) ayetlerine dayanır. Tıp ve matamatik gibi ilim dallarının hakkında kitapları okuyanların bu kitaplara ait şerhlerden istifade etmeden anlamaları mümkün değilken müminlerin kurtuluş ve saadet kaynakları din ve dünya işlerini ayarlayan Allah'ın kelamı tefsîre nasıl ihtiyaç duymaz ?
Hemze ve şedde işaretleriyle, revm ve işmam adlı iki tecvid kaidesini Kur'ana ilk koyan Halil b.Ahmet'tir.
Reklam
Aralarında bir çok fesahat ve belagat ehli bulunmasına rağmen hiçbiri, bütün bu meydan oku malara cevap verememiş, Kur'ân'ın benzerini getirmekten aciz kalmışlardır.
"Kalbinde Kur'an'dan bir şey bulunmayan kimse, harabe bir yer gibidir."
İ'câz ifade edilmek istenen mananın fazla kelime kullanmadan verilmesi, başka bir ifade ile az kelime ile çok şey ifade edilmesidir. İtnab ise maksudu çok kelime ile ifade etmektir.
Reklam
Meseller manaları müşahhaslaştırırlar.
risale-i nur da bu surette meseleleri izah eder ama ehl-i ilim olmayan eşhas bu metodu çok tenkid eder.Kitabı okudu
Avam ekseriyetle zahire hükmeder
Kur'ân hem avamı, hem havassi mesajına çağırır. Birçok işin hakikatini idrak etmekten kaçınmak avamın tabiatındandır.
Kur'ân'ın tamamının muhkem olduğunu belirten ayetten murad; Kur'ân'ın eksikliğinin bulunmaması, onda ihtilafın olmaması ve her yönüyle mükemmel olmasıdır. Kur'ân'ın tamamının müteşâbih olduğuna belirten ayetten maksat ise, Allah'ın kelamı olması, şüphe götürmemesi ve i'câzında eşsiz olması bakımından ayetlerin birbirine benzemesidir.
Sayfa 109Kitabı okudu
Ayetlerin Mekki ve Medeni olduğunu bilmenin semai ve kıyası olmak üzere iki yolu vardır. Semai yol: Ayetlerin Mekki veya Medeni olduğuna dair haberin bize ulaşmasıdır. Kıyasi yol ise kendisinde , ya eyyuhen nas ve kale kelimelerini, Bakara, Ali İmran, Ra'd sürelerinin dışında evvelinde Mukatta harflerini, Bakara haricinde içinde Şeytan ve Adem kıssalarını, geçmiş ümmet ve nebilerin hayat hikayelerini ihtiva eden her süre Mekkidir.3İçerisinde emir, nehiy ve hadlerin ayrıca Ankebut süresinin dışında münafıkların zikri geçen her süre ise Medenidir.4
Şeriate ve ayetlere ters düşen te'viller, cahillerin te'vîli, mahzurlu ve tehlikelidir. Mesela, "iki denizi saldı birbirine kavuşuyorlar"( Rahman 17) ayetindeki الْبَحْرَيْنِ lafzının Ali ve Fatıma; : يَخْرُجُ مِنْهُمَا اللُّؤْلُؤُ۬ وَالْمَرْجَانُۚ (Rahman 22.Ayet:) İkisinden de inci ve mercan çıkar"ayetindeki اللُّؤْلُؤُ۬ وَالْمَرْجَانُۚ İkisinden de inci ve mercan lafiz ise Hasan ile Hüseyin diye te'vîl edilmesi batıl te'vîle örnek olarak verilebilir. Kur'ân'ı tefsîr etmek isteyen kimsenin, sağlam lugat, sarf, iştikâk meani-beyân-bedi (belağat), kıraat, kelam (usulu'd-din), usul-u fikıh, esbâb-ı nuzûl, kısas, nasih-mensûh, fikıh ilimlerini bilmesi gerekir. Allah'ın bildiği ile amel edenlere nasip ettiği ve "Kim bildiği ile amel ederse Allah ona bilmediklerini öğretir." hadisinin işaret ettiği vehbi ilme sahip olması zaruridir.
36 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.