"Titiz biçimde geliştirilmiş bir kitap karşısında duyulan gerilimde, zihin kendini yeniden ve yeniden kurar. Düşüncenin her dönüşümü, düşüncenin tüm geleceği, zihnin yeniden inşası içinde bulunur."
"Ocaktaki ateş, közleri karıştıran kişiyi oyalayabilir. Uzadıkça uzayan bir ateşin karşısındaki insan, odunun yanmasına yardım edebilir, (...) Ama mum tek başına yanar. Hizmetkâra ihtiyacı yoktur."
"..bilincimin ilk uyanışından itibaren sana ulaşmaya özlem duyuyorum. Ben bir krizalitken yalnızca seni düşlemiştim. Çok sayıda hemcinsim, senden yayılan cılız bir kıvılcıma doğru uçarken genellikle telef oluyor. Bir saat daha geçecek ve benim naçiz varlığım sona ermiş olacak. Ama son çabam da, tıpkı ilk arzum gibi, senin yüceliğine yaklaşmaktan başka bir şeyi hedeflemeyecek. İşte o zaman, bir an vecde erişerek seni hayal meyal görür ve mutlu ölmüş olurum, çünkü güzellik, sıcaklık ve yaşamın kaynağını bir kez bile olsa olanca görkemiyle seyretmiş olurum."
"Alev yalnızdır, doğal olarak yalnızdır, yalnız kalmak ister. Onsekizinci yüzyıl sonunda, bir alev fizikçisi, iki mumun alevlerini yan yana getirmeye boş yere uğraşmıştı: mumların fitillerini yan yana koymuştu. Ama iki yalnız alev, büyüme ve yükselme sarhoşlukları içinde, birleşmeye yanaşmıyor ve her biri, en ucunda inceliğini koruyarak, dikeylik enerjisini koruyordu.
Fizikçinin bu "deney"inde, yanmak için birbirlerine yardım etmeye boş yere çabalayan tutkulu iki yüreği temsil eden sembollerin akıl almaz felâketi vardır!"