Münacat Quotes

You can find Münacat quotes, Münacat book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Reklam
Amin
Yarabbim kusurlarımızı affet bizi kendine kul kabul et emaneti kabzetmek zamanına kadar bizi emanette emin kıl...
Evet, Ebedî'nin sadık dostu, ebedî olacak. Ve Bâkî'nin âyine-i zîşuuru, bâkî olmak lâzım gelir.
Reklam
Bizi bu çöllerde mahvettirme. Bizi huzuruna al. Bize merhamet et.
Ve Kabirde ilk soru NAMAZ. Bu hesap görülmeden diğer hesaplara sıra gelmez.
"Kabir, âhiret menzillerinin birinci menzilidir. Kişi ondan kurtulabilirse, ondan sonrakiler daha kolaydir. Ondan kurtulamazsa ondan sonrakiler bundan daha zordur, daha şiddetlidir". Hz. Osman (r.a.) bu hadisin ardindan Resûlullah (s.a.s.)'in şu sözünü de nakletti: "(Ahiret âleminden gördüğüm) manzaralarin hiçbiri kabir kadar korkutucu ve ürkütücü değildi!" (Tirmizî, zühd 5; İbn Mâce, zühd 32; Müsned 1/63.)
Reklam
Ya Rab!
Kusurumuzu afvet, bizi kendine kul kabul et, emanetini kabzetmek zamanına kadar bizi emanette emin kıl. Âmîn!
Münâcât بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ اِنَّ فِى خَلْقِ السَّمٰوَاتِ وَاْلاَرْضِ وَاخْتِلاَفِ الَّيْلِ وَالنَّهَارِ وَالْفُلْكِ الَّتٖى تَجْرٖى فِى الْبَحْرِ بِمَا يَنْفَعُ النَّاسَ وَمَٓا اَنْزَلَ اللّٰهُ مِنَ السَّمَٓاءِ مِنْ مَٓاءٍ فَاَحْيَا بِهِ اْلاَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا وَبَثَّ فٖيهَا مِنْ كُلِّ دَٓابَّةٍ وَتَصْرٖيفِ الرِّيَاحِ وَالسَّحَابِ الْمُسَخَّرِ بَيْنَ السَّمَٓاءِ وَاْلاَرْضِ َلاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يَعْقِلُونَ Yâ İlâhî ve yâ Rabbî! Ben îmânın gözüyle ve Kur'ân'ın tâlimiyle ve nuruyla ve Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın dersiyle ve İsm-i Hakîm'in göstermesiyle görüyorum ki: Semâvâtta hiçbir deveran ve hareket yoktur ki; böyle intizamıyla Senin mevcudiyetine işaret ve delâlet etmesin. Ve hiçbir ecrâm-ı semâviye yoktur ki; sükûtuyla gürültüsüz vazife görerek direksiz durmalarıyla, Senin rubûbiyetine ve vahdetine şehâdeti ve işareti olmasın. Münâcât
Sayfa 7 - Sözler yayın
.... bu kadar ehemmiyet, bu hadsiz masraf, bu nihayetsiz tecelliyat-ı Rububiyet, bu gayetsiz ihsânat-ı ilahiye, elbette ve herhalde, bu kısacık ve hüzünlü ömre ve bu karışık kederli hayata, bu belalı ve fâni dünyaya sığışmaz. Belki, ancak başka ve ebedi bir ömür ve bâki bir dâr-ı saadet için olabildiği cihetinden, âlem-i bekâda bulunan ihsânat-ı uhreviyeye işaret, belki şehâdet ederler.
371 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.