Zalfaris ayak izlerini bulamasın, sonsuza kadar yalnız kalsın, onu bir daha hiç göremesin diye yağmur çiselemeye başlayacak ve bütün ayak izleri sır olana değin şehri sinsi sinsi yıkayacaktı. Elif'in peşinden, iskemleler, perdeler, bardaklar, saksı çiçekleri, duvar
daki eski takvim, abajur, ucu körelmiş siyah bir kurşunkalem, eski kilim, masa lambası ve yıpranmış bir şiir kitabı da sessizce çıkıp gidecekti. Kapılar ve pencereler usulca açılacaklar ve yoksul bir eskici nezdinde bile para etmeyen bütün bu renkler, sesler ve anılar Zalfaris'i iyice yalnız bırakmak için kapılardan, pencerelerden çıkıp gideceklerdi.
Zalfaris yaşama sevincini tümüyle yitirsin diye Elif, sessiz sedasız çıkıp gitti o evden.