En Eski Namaz' da Tadil-i Erkan Sözleri ve Alıntıları

En Eski Namaz' da Tadil-i Erkan sözleri ve alıntılarını, en eski Namaz' da Tadil-i Erkan kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"(Tadil-i Erkan) Rükû, secde, kaveme ve iki secde arasındaki oturuşlarda uzuvların sükunetinin sağlanmasıdır."
Sayfa 43 - Guraba | İmam Mutarrizî, el-Muğarrab
Şu bilinmeli ki, hakikat üç kısma ayrılır: Luǧavî, şerî ve örfî. Hakiki anlamı koymuş, belirlemiş olan kişi lugat ortaya koyan bir kimse ise, buna 'luğavî hakikat' denir. `Konuşan canlı` manasında kullanılan `insan` kelimesi gibi. Hakiki manayı koyan Şârî ise, buna da `Şerî hakikat` denir. Özel ibare için kullanılan `namaz` kelimesi gibi. Eğer belli değilse, buna da `örfi hakikat` denir. Dört ayaklı hayvanlara `dabbe` denildiği şekliyle genel örf olabildiği gibi her taifeye özgü terimlerde olduğu şekliyle özel örf de olabilir.
Abdulaziz el-Buhari
Reklam
Hangi şeref, hangi mutluluk, Müslüman insanın hayatının Rabbanî metodla süslenmesinden ve nebevî örnekliğin izini takip etmesinden daha büyük ve yüce olabilir?
Sayfa 130
“Namaz kılmak üzere kalktığın vakit güzelce abdest al. Sonra kıbleye dön ve tekbir al. Sonra ezberinde bulunan Kur'an (surelerinden) sana kolay gelenini oku. Sonra rükûya varıp  azaların yatışıncaya kadar (rükûda) kal. Sonra başını (rükûdan) kaldırıp dümdüz doğrularak ayakta dur. Sonra secdeye varıp azaların yatışıncaya kadar secdede kal. Sonra başını (secdeden) kaldırıp azaların yatışıncaya kadar otur. Sonra yine secdeye varıp azaların yatışıncaya kadar secdede kal. Sonra (başını) secdeden kaldırıp azaların yatışıncaya kadar otur. Sonra bunları tüm namazın boyunca (bu şekilde) yap.” Bu hadis, tadil-i erkana riayetin ( sükunet içinde/acele etmeden namaz kılmanın) farz olduğuna, onu terk edenin kendisine emredilen bir hususu terk etmiş olacağına, dolayısıyla da o emirle yükümlü/mesul kalacağına da delildir.
Sayfa 204 - Buhârî, Müslim
“Adamın sırtı rükû ve secdelerde dümdüz olmadıkça namazı yeterli olmaz.”
Tirmizi, Nesai, Ebu Davud, İbn Mace, Dârimî
Abdullah'a "Allah, Kur'an'da namazı çokça zikretmiştir: `Onlar namazlarında daimdirler.ʼ `Onlar namazlarını muhafaza ederler.ʼ `Onlar ki namazlarını korurlar.ʼ(gibi) " denildi. O da "Bu namazın vakitleri hakkındadır." dedi. "Biz bu görüşte değiliz, ey Ebû Abdurrahman! Bu, namazın terk edilmesi hakkındadır." dediler. O da "Namazın terk edilmesi küfürdür." dedi.
İbn Cerîr et-Taberî, Tefsir; Kurtubi, Tefsir
Reklam
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.