“Of, kahretsin, kahretsin, kahretsin” dedi Edmund kendi kendine. “Bu kadar
centilmence davranmaya gerek var mı? Ama galiba var. O bir şövalye ve Yüce
Kral. Bu, Aslan’ın hoşuna gidecektir. Ancak ‘bu hayvan’ bir dakika sonra yine
ayağa kalkar ve sonra—”