Nasreddin Hoca Fıkraları

Nasreddin Hoca

Nasreddin Hoca Fıkraları Quotes

You can find Nasreddin Hoca Fıkraları quotes, Nasreddin Hoca Fıkraları book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Küçük Nasreddin, Akşehir’e ilk ayak bastığı günlerden birinde, bir minareden müezzinin ezan okuduğunu görünce aşağıdan bağırmış: “Duyduk bey amca, ama sen öyle dalsız budaksız bir ağaca çıkmışsın ki, ben seni nasıl gelip kurtarayım!”
Bir gün Nasreddin Hoca eşeğini yitirmiş. Hem arar, hem Allah’a şükredermiş. “Hoca! Niye şükrediyorsun?” diye sormuşlar. “Üstünde olmadığıma şükrediyorum,” demiş. “Üstünde olsaydım ben de onunla birlikte kaybolacaktım.”
Reklam
Nasreddin Hoca, kadılık yaparken bir gün bir ahbabı burnundan soluyarak gelmiş. Hasmı için söylemediğini bırakmamış. Sonra: – Hocam, Allah aşkına söyle, demiş, haklı değil miyim? Hoca ne yapsın? – Haklısın, demiş. Ahbabı sinirleri yatışmış olarak gitmiş. Onun hemen arkasından hasmı gelmiş. Bu defa da o başlamış atıp tutmaya, yok bana şöyle, yok böyle yaptı demeye. O da Hoca’ya sormuş: – Haklı değil miyim? Hoca: – Vallahi çok haklısın, demiş. Adam da sakinleşerek gitmiş. Tüm bunlara tanık olan Hoca’nın karısı bu işe şaşırmış kalmış. – Senin kadılığında bir garip Hoca Efendi. İkisine de sen haklısın dedin. Hiç öyle şey olur mu? Nasreddin Hoca hanımının yüzüne bakıp: – Hanım, demiş. Galiba sen de haklısın.
Hoca Nasreddin Efendi Akşehir'de bir gün vaaz için kürsüye çıkıp: — Ey mü'minler! Ben size ne söyleyeceğim bilir misiniz? Der. Cemaatin "Bilmeyiz" demeleriyle Hoca: — Siz bilmeyince ben size ne söyleyeyim, deyip kürsüden iner, bırakır gider. Yine bir gün kürsüye çıkıp evvelki sualini tekrar edince bu sefer de cemaat "Biliriz" derler. Hoca: — Madem ki biliyorsunuz, o surette benim söylemekliğime ne lüzum kalır? Der, yine çekilir gider. Cemaat hayrette kalarak: — Efendi bir daha kürsüye çıkarsa kimimiz bilir, diğer kimimiz bilmeyiz diyelim, diye karar verirler. Hoca yine bir gün kürsüye çıkıp ahaliye evvelki sualini tekrar ederek "Kimimiz biliriz, kimimiz bilmeyiz" cevabını alınca, ciddiyetine hiç halel getirmeyerek: — Ne kadar âlâ, öyle ise bileniniz bilmeyeninize anlatsın, demiş
Bir gün Nasreddin Hoca'yı Antep'te bir köpek ısırıp kaçmış. Uzun bir süre sonra, Sofya'da eline geçirdiği bir köpeği dövmeye başlayan Hoca'ya: "Be adam! Niye dövüyorsun hayvanı?" diye sormuşlar. "Beni Antep'te ısırmıştı," demiş Hoca. "Yahu, bu o köpek olabilir mi?" "Biliyorum, olamaz, ama bu da onun soyundandır."
Sayfa 122 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
"Bir gün Nasreddin Hoca'ya sordular: ' sen bilgin bir kişisin Hoca; bize söyler misin, cenaze götürülürken, tabutun arkasında mı, önünde mi, sağında mı, solunda mı bulunmak sevap?' Hoca, ' Tabutun içinde bulunmayın da neresinde bulunursanız bulunun sevaptır."
Türkiye İş Bankası YayınlarıKitabı okudu
Reklam
34 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.