Nazizmden Kaçanlar ve Atatürk'ün Vizyonu

Arnold Reisman

Nazizmden Kaçanlar ve Atatürk'ün Vizyonu Gönderileri

Nazizmden Kaçanlar ve Atatürk'ün Vizyonu kitaplarını, Nazizmden Kaçanlar ve Atatürk'ün Vizyonu sözleri ve alıntılarını, Nazizmden Kaçanlar ve Atatürk'ün Vizyonu yazarlarını, Nazizmden Kaçanlar ve Atatürk'ün Vizyonu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Reklam
619 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Vizyon Önemli Bir Mesele
20. yüzyıl, hakkında en fazla bilgiye sahip olduğumuz ve Avrupa'nın güç bakımından zirvedeyken, birbirine düşmesi sonucu karşılıklı olarak birbirlerini zayıflattıkları dönemi kapsamaktadır. Bu güçlerin bir kolu olan bilgi gücü, entelektüel sınıfın, Almanya'daki olan topluluğunun büyük bir kesimini oluşturan Yahudi bilim insanları,
Nazizmden Kaçanlar ve Atatürk'ün Vizyonu
Nazizmden Kaçanlar ve Atatürk'ün VizyonuArnold Reisman · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201110 okunma
Gelenlerin Anılarından Biri
[İstanbul'a vardığımızda] ilk işimiz ... ailelerimiz için uygun birer ev bulmaktı. Bu görevi olağanüstü bir başarıyla tamamladık. Bir Boğaz vapuruna binerek, İstanbul'dan yaklaşık yirmi kilometre mesafede ve Galata'dan tramvay veya vapurla ulaşılabilir bir semt olan Bebek'te, hemen Boğaz kıyısında yeni inşa edilmiş bir apartman keşfettik. Beş daire kiralamayı başardık. Profesör Heilbronn ve ben en üst katı seçtik; botanikçi Brauner ve matematikçi Prager orta katı; astronom Freundlich de, zemin katta, ev sahibine bitişik daireyi aldılar. Her dairenin, Boğaz'ın Anadolu yakasının muhteşem manzarasına hâkim bir balkonu vardı. Apartman henüz tamamlanmadığı için, birkaç haftalığına kalacak başka bir yere ihtiyacımız vardı ama ailelerimiz artık [Almanya'dan Türkiye'ye] gelebileceklerdi.
Londra'dan BBC haberlerini dinlerdik. Konuştuğumuz başlıca konu savaştı - Hitler'in birbiri ardına çiğnediği ülkeler. Avrupa'da insanların çektiklerine göre, Türkiye harika bir yerdi; buna hiç kuşku yok.
Yoran Tipler
Bazı Almanlardan, doktor olan genç Türk asistanların bile beklendiği düzeyde işbirliği yapmamalarına ilişkin şikâyetler geliyor. En ünlü profesörlerden biri, son derece hassas bir ameliyatı yapmak üzere bir akşam çağrıldığını anlattı. Hastasını ameliyat masasına yatırdıktan sonra, ellerini yıkayarak ameliyata hazırlanırken, ameliyathanede hiç asistan olmadığını fark etmiş. Kapıdan dışarıya bakınca hepsinin koridorda olduğunu ve tekerlekli sedyeyi kimin daha uzağa itebileceği yarışı yaptıklarını görmüş. Başka bir gün, ameliyatını tamamladığı zaman, onu seyreden yedi asistana, her biri bu işi yapabilecek kapasitede olduğundan, içlerinden birinin son adımlardan bazılarını yerine getirebileceğini söylemiş. Bir süre sonra ne durumda olduklarını görmek için ameliyathaneye döndüğünde, hastanın tek başına yattığını, görünürde hiç kimsenin olmadığını fark etmiş. Araştırdığında, yedi asistanı dinlenme odasında birbirlerine fıkralar anlatırken bulmuş. Hastayı bu kadar rahatsız bir durumda tek başına bıraktıkları ve talimatlarını yerine getirmedikleri için çıkıştığı zaman, kimin yapması gerektiğini ismen söylemediği için hiçbir şey yapmadıkları cevabını almış.
Reklam
36 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.