Din, önceden belirlenmiş ve nihayete erdirilmiş kapalı bir ideoloji gibi değil; değişim, etkileşim ve üretim halindeki bir tecrübe gibi sunulmalıdır. Bu da ne zorunlu tutma ne kınama ve ne de korkutma yoluyla olmamalı, bilakis irade ve keşfetmeye yönlendiren bir tecrübe üzerinde yapılmalıdır.