2019 Haziran - Temmuz

Nedamet Dergisi - Sayı 5 (Özel Sayı)

Nedamet Dergisi

Nedamet Dergisi - Sayı 5 (Özel Sayı) Gönderileri

Nedamet Dergisi - Sayı 5 (Özel Sayı) kitaplarını, Nedamet Dergisi - Sayı 5 (Özel Sayı) sözleri ve alıntılarını, Nedamet Dergisi - Sayı 5 (Özel Sayı) yazarlarını, Nedamet Dergisi - Sayı 5 (Özel Sayı) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Söylediklerim, mekânın gizinde başıboş dolaşmakta ve sen seraba şiirler yazıp, gönlümün derinlerinde çatırdadıkça bir bedevi misali düşüyorum kaldırımlarda gündüzleri kılıcımı kuşanıp, geceleri kaybediyorum yazarken hasret şiirini, hasretin bilinmez simâsında. Yakuphan Ustaoğlu
İnsanın topluma adım attığı kurum aile. Toplumun devamını sağlayan kurum aile. İnsanın kendi kültür kodlarını ve toplumsalını öğreneceği kurum yine aile. Fakat aile kurumu şuan toplum içinde ne durumda? 2004 yılında Türkiye’de 91 bin 22 çift boşandı ve bu oran 10 senede yüzde 38 artarak 2013 yılında 125 bin 305’e, 2018 yılında ise 142 bin 448’e yükseldi. Tüm bu istatistiki verilerden hareketle denilebilir ki, aile bağları git gide zayıflıyor. Boşanma oranları ise can yakıyor.
Sayfa 24
Reklam
Şehadete ve şehitlere olan saygımız, ayyıldızlı sancağa mı mahsus? İşte o ulus! Her hanesinde en az bir şehidin olduğu ulus! Yine de sıcak ya- taklarını terk etmiyor düşüncelerimiz.
Sayfa 31
Acıyla inleyen bir köpeğin ıstırabına bile kayıtsız kalamazken hala, koca bir ulusun inleyişine sağırız. Çocuk masumiyeti hepimizin şefkatine dokunurken, mazlum çocuklara niçin sağır şefkatimiz? Acaba diyorum; o ulusun çocukları masum değil mi? Ellerindeki sapan, gözlerindeki yaş, yüzlerindeki toz; engel mi oluyor masum olmalarına?
Sayfa 31 - Kolektif
Akıllı telefonlara tevdi ediyoruz akıllarımızı ve telefonlarımız parmağında oynatıyor bizleri. Kitap kokusunu unutuyor, sokakları yalnızlığa terk ediyoruz. Mahalle aralarında, sokak arsalarında maç yapan çocuklar, PlayStation salonlarına terk ediyor futbol oynama hevesini. Saklambaç oynamaktaki ustalığını ise hala koruyor birçoğumuz. Ustaca saklanıyoruz “bazı” şeyleri düşünmekten. Körebe oynarken ve bağlıyken gözlerimiz, aslolan “dertleri” teğet geçiyor, soğuk tesellileri kucaklıyoruz.
Sayfa 31 - Kolektif
Bir medeniyet sancısı
Hazin bir suskunluk hâkim insanlığın yarasında Sâhi, bu ay acımız hangi yanık bağırdan? Nedensiz bir kâbusun elemli sancısından Kimdir kurtaracak mazlumu, küffarın kuklasından?!
Sayfa 27 - Kolektif
Reklam
56 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.