Nietzsche Ağladığında
Irvin D. YalomNewest Nietzsche Ağladığında Reviews
You can find Newest Nietzsche Ağladığında quotes, newest Nietzsche Ağladığında book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.Günaydın +25
Nietzche ağladığın kitabı yorumu.
10/10
Şimdiye kadar okuduğum en iyi kitaplardan biri.
Hasta olduğu düşünülen Nietzche’nin yolu bi şekilde dr. Breuer le keşisiyor.
Bruer Nietzche tedavi için ikna ediyor.
Onu tedavi ettiğini sanarken kendisinin tedaviye ne kadar ihtiyacı olduğunu fark etmeden tedavi oluyor :) en özeti bu herkes okumalı bence çooook hızlı ilerliyor aslaaa sıkılmıyosunuz :)
Felsefe ve psikoloji
Kitap, Nietzsche'yi daha iyi anlamanızı sağlayabilecek bir eser. Okuması kolay ve su gibi akıyor. Irvin D. Yalom'un bu romanı, felsefe ve psikoloji dünyasının iki büyük ismi olan Friedrich Nietzsche ve Dr. Josef Breuer'in hayali bir buluşmasını konu alıyor. Yalom, ustalıkla dokuduğu bu hikaye ile okuyucuyu 19. yüzyılın sonlarına, Viyana'nın entelektüel atmosferine götürüyor.
Kitap, derin felsefi düşünceleri ve psikolojik analizleri, anlaşılır bir dille ve akıcı bir üslupla sunuyor. Nietzsche'nin felsefi kavramları, karakterlerin diyalogları aracılığıyla okuyucuya aktarılırken, aynı zamanda insanın varoluşsal sancılarına da ışık tutuyor. Bu sayede, Nietzsche'nin fikirlerine aşina olmayanlar bile onun düşünce dünyasına kolaylıkla adım atabiliyor.
Roman, sadece felsefi bir metin değil, aynı zamanda sürükleyici bir kurguya sahip. Karakterlerin içsel çatışmaları, aşk, acı ve umut temalarıyla harmanlanmış. Bu durum, kitabın bir solukta okunmasını sağlıyor ve okuyucuyu hem zihinsel hem duygusal bir yolculuğa çıkarıyor.
Nietzsche'nin karmaşık ve derin felsefi düşüncelerini daha anlaşılır kılarken, aynı zamanda insan psikolojisine dair önemli tespitlerde bulunuyor. Bu nedenle, felsefeye ilgi duyan, psikolojik derinlik arayan ya da sadece iyi bir hikaye okumak isteyen herkes için kesinlikle tavsiye edebileceğim bir kitap.
Galiba Martin Eden’den sonra şu zamana kadar okuduğum en güzel kitap.
Irvin David Yalom 3 Haziran 1931 doğumlu , Yahudi asıllı Amerikalı psikanalist, psikiyatrist, psikoterapist ve yazar. I. Dünya Savaşına kadar Rus sınırındaki küçük bir kasabada yaşayan Yalom ailesi olumsuz şartlardan dolayı daha sonra Amerika’ya göç etmeye karar vermiştir . Burada parlak bir öğrenci olan Yalom, Washington Üniversitesin de Tıp
𝕂𝕚𝕥𝕒𝕡 𝕐𝕠𝕣𝕦𝕞𝕦
Kitap, tanınmış ve saygın bir doktor olan Josef Breuer' le filozof Nietzsche' nin kesişen yollarını ve konuşma terapilerini konu alıyor.
Nietzsche' nin dostu olan Lou Salomé' nin Doktor Breuer'den yardım istemesi üzerine, doktor Nietzsche' yi tedavi etmeyi kabul eder fakat olaydan habersiz olan Nietzsche' yi ikna etmek oldukça zordur çünkü Nietzsche yardım kabul etmediği gibi hasta olduğunu da kabul etmemektedir.Doktor Breuer kendince bir oyuna başvurarak, kendi bunalımını çözmesi için karşılıklı konuşma seansları yapmaya ikna ederek hem kendine hem Nietzsche'ye deva arar. Acı çeken ve bunalımda olan bu ikili; tedavi yöntemleriyle, iyileşme sürecinde birbirlerine ışık tutarak iki yakın dost olurlar. Kimin doktor kimin hasta olduğu zaman zaman rol değişse de yapılan seanslar kendimizi sorgulamamızı sağlayacak cinsten. Kitap hem sürükleyici hem de sizi etkisine alarak içine çekiyor.
Karakterlerin gerçek, olayların yarı gerçek yarı kurgu olduğu felsefe ve psikolojinin harmanlandığı derin düşüncelere dalacağınız harika bir eser.Severek okudum, kesinlikle tavsiyemdir.
Muhteşem ötesi bir kitap. Beni oldukça etkileyen ve uzun süre etkisinden çıkamadığım bir kitap oldu. Irvin yalom ile bu kitap sayesinde tanıştım ve kalemine aşık oldum. Anlatım tarzını çok beğendim. Betimlemeleri, akıcılığı ve insanı düşünmeye sürükleyen yazım tarzı ile gerçekten en sevdiğim yazar oldu. Kitap tamamen kurgu değil gerçek olaylardan da esinlenerek yazılmıştır. Tanıdığım en ünlü filozofumuz Nietzsche’nin hayatına bi ufak göz gezdiriyoruz ve hayat felsefesinin temellerinin nasıl atıldığını daha iyi anlıyoruz.
Kim doktor? Kim hasta?
Aralarındaki diyalogları okuyan herkes kendine göre bir şey bulacaktır. Bu kitap hayata dair, yaşamaya dair ve insanlığa dair oldukça etkileyici noktalara değiniyor. Ama okurken beni en çokta etkileyen cümle yalnızlığa dair olmuştu. Çünkü yalnızlığın bu denli yalnız olduğunu bilmiyordum.
“Ama yine de bir korku var ki onu alt edemiyorum... “ diyerek bir an duraksadı, sonra atıldı. “Ölümümden sonra ün kazanacak bir filozof olmamla, bir gün benim günümün mutlaka gelecek olmasıyla, hatta ebedi yinelemenin olduğunu bilmekle övünmeme rağmen yalnız başına ölecek olmak korkusunu üzerimden atamıyorum. Öldüğünüzde, bedeninizin günlerce hatta haftalarca bulunmayacağını, ancak bir gün bir yabancının burnuna gelen iğrenç bir kokuyla keşfedileceğini bilmek nasıl bir şey biliyor musunuz? Kendimi yatıştırmaya çalışıyorum. Derin yalnızlığımda sık sık kendi kendime konuşurum. Ama fazla yüksek sesle değil, kendi sesimin boş boş yankılanacağından korkarım”
Ah Nietzche üzümle kekim yaktın beni
Okuyun, okuyun
Bunalımlar, saplantılar, zihinsel ıstırabın ve gerçekliğe dönüşün hiç bu kadar içten anlatıldığını görmemiştim.
Nietzsche,nin, Breuer'in hasta doktor ilişkisinden, psikoterapinin doğumu ve daha sonra kişiliklerinin doğumunu içeren, gerçekle kurmacanın harmanlandığı olağanüstü bir kitap.
Konuşma terapileri, hipnoza geçiş ve daha bir çok şey.
Hiç yaşamadığın bir hayat için üzülürken sen de çaresizce kenarda durmuyor musun?
Sana biçilen hayatı yaşadığını söylemen ne fena! Özgürlüğü, tüm tehlikelere rağmen, hiç aramadan ölümle karşı karşıya kalman ne fena!'