Sadece Portakal

Sadece Portakal
@portakal12
null
408 syf.
·
Not rated
Kişisel gelişim kitaplarını sevmeyen birisi olarak bu kitabı bitirdim. Öncelikli olarak kesinlikle çok fazla tekrar eden cümleler ve olaylar var. Okurken artık atlayarak okumaya başladım çünkü çok sıkıcı bir hal almaya başladı. Kitabın konusu ve anlattığı şeyler insanı geliştirmeye teşvik edecek türden bu kadar uzatılarak yazılmasaydı şüphesiz daha etkileyici bir kitap olurdu. Hayata bakış açınızı değiştirebilecek bir kitap. Bence okumaya değer. Çok fazla kişisel gelişim kitabı okumadığım için başka kitaplar ile kıyas tutamıyorum maalesef. Kabul edilmesi zor ama kabul ettiğiniz de hayatınızı değiştirecek bir konuya değiniyor. Her şey senin bakış açınla gelişiyor. Kimse sana zulüm etmiyor sen kendine zulüm ediyorsun. Kurban psikolojisinin insanın hayatını ne denli etkileyebileceğini anlatıyor. Kendinizi sevin ve hayatınızı güzelleştirin. Birilerini suçlamak yerine yaşadığınız her olayı kendi çıkarınıza bilin. Çünkü artık o konuda tecrübe kazandınız. Bir şey kaybetmediniz
Seyir
SeyirPiraye · Mona Yayıncılık · 20219.9k okunma
Reklam
190 syf.
·
Not rated
Ahlak ve adalet üzerine yazılmış olan felsefi roman. Profesörlerden oluşan bir şirket çalışanlarını düşünün. Hepsi donanımlı, felsefe düşkünü,sorgulayıcı ve zeki insanlardır ama hepsi katil. Ve kendilerini katil olarak görmüyorlar. Şirketin belli yasaları ve adalet anlayışı var. Toplumun sağlayamadığı adaleti onlar sağlamaktadır. Aralarında geçen tartışmalar ile günümüzde yaşanılan olaylarla da bağdaştırabileceğimiz bir romandır. Jack londona diyecek laf yok Tavsiye edilir
Cinayet Şirketi
Cinayet ŞirketiJack London · Oda Yayınları · 20081,781 okunma
238 syf.
10/10 puan verdi
İlk başlarken çok fazla Osmanlı dönemine ait çok kelimeler geçiyor. Bu da kitabı anlamakta ve ilerlemekte zorluk çıkarıyor. Ama belli bir sayfadan sonra tek tük yabancı kelimeler geçmeye başlıyor ve muhteşem bir hikaye sizi bekliyor! İlk okurken tam kavrayamadığım ama sonrasında hayatımın felsefelerinden biri olan o sözle tanıştım ‘Düşlüyorum, öyleyse sen varsın!’ İlk başta bir descartese bir atıfta bulunuyor ve ironi yapıyor diye düşünmüştüm. İhsan Oktay anar mizahını da ortaya koyan yazarlardan birisidir. Fakat sonrasında yaşantımıza bir baktım ki gerçekten öyle ben seni düşlüyorsam varsın. Aslında anahtar niteliğinde bir cümle. Ben sevdim işte Tabiki kitap bundan ibaret değil. Çok akıcı ve bir solukta biterebileceğiniz ara ara sizi düşündürecek felsefi atıflarla zengin bir kitap sizi bekliyor. Oku, pişman olma Ah benim ihsan efendim anlat ablacım dinliyorum
Puslu Kıtalar Atlası
Puslu Kıtalar Atlasıİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 202048.8k okunma

Reader Follow Recommendations

See All
9/10 puan verdi
KİNİM RUTHUN ANNESİNE
Ah Martin benim tatlı su balığım Her ne kadar aşk kitabı gibi gözüksede aslında verilen mesaj tamamen burjuva kesimin insanları sınıfsal bir ayrıma göre muamele etmesini konu alıyor. Kim bu burjuva kesim ve neye göre bu sınıf ayrımını yapıyor? Okurken çok sinirlendim. Martine de sinirlendim. Oldukça zeki ve sosyal zekası arşa çıkan bu genç beyfendi üst sınıftan bir kıza aşık olması ile başlıyor hikaye ve Martin bu burjuva kesimi görünce hayranlığını gizleyemiyor. Onlar gibi olmak için kendini geliştirmeye devam ediyor. Aşık olduğu kız ruth da Martine yardım ediyor. Martin kısa zamanda kendini çok iyi geliştiriyor. Üst kesimin aslında içinin ne kadar boş olduğunu, o insanların bilgiye değil mevkiye baktığını, ünün varsa onların hayatında yer alabileceğini içi boş bir balon olduğunu anlıyor yani. Kitabın sonunu hiç sevmesemde martinin hepsine cevabını vermesinin ve o masada en üst makamdan oturmasına bayıldım. Kahrolsun sizi para ve koltuk düşkünü aşağılıklar sizin yüzünüzden adam öldü. Küçük bir eleştirim de yazara olucak. Bazı yerleri çok uzata uzata anlatmış ara ara kitap beni sıktı ama bütünüyle güzeldi verdiği mesajda güzeldi ama o son yakışmadı London Ha bi de jack londonun da hayatını anlatan yarı otobiyografik bir kitaptır bunu da bilerek okursanız daha etkileyici olucaktır.
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202392.9k okunma
415 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Muhteşem ötesi bir kitap. Beni oldukça etkileyen ve uzun süre etkisinden çıkamadığım bir kitap oldu. Irvin yalom ile bu kitap sayesinde tanıştım ve kalemine aşık oldum. Anlatım tarzını çok beğendim. Betimlemeleri, akıcılığı ve insanı düşünmeye sürükleyen yazım tarzı ile gerçekten en sevdiğim yazar oldu. Kitap tamamen kurgu değil gerçek olaylardan da esinlenerek yazılmıştır. Tanıdığım en ünlü filozofumuz Nietzsche’nin hayatına bi ufak göz gezdiriyoruz ve hayat felsefesinin temellerinin nasıl atıldığını daha iyi anlıyoruz. Kim doktor? Kim hasta? Aralarındaki diyalogları okuyan herkes kendine göre bir şey bulacaktır. Bu kitap hayata dair, yaşamaya dair ve insanlığa dair oldukça etkileyici noktalara değiniyor. Ama okurken beni en çokta etkileyen cümle yalnızlığa dair olmuştu. Çünkü yalnızlığın bu denli yalnız olduğunu bilmiyordum. “Ama yine de bir korku var ki onu alt edemiyorum... “ diyerek bir an duraksadı, sonra atıldı. “Ölümümden sonra ün kazanacak bir filozof olmamla, bir gün benim günümün mutlaka gelecek olmasıyla, hatta ebedi yinelemenin olduğunu bilmekle övünmeme rağmen yalnız başına ölecek olmak korkusunu üzerimden atamıyorum. Öldüğünüzde, bedeninizin günlerce hatta haftalarca bulunmayacağını, ancak bir gün bir yabancının burnuna gelen iğrenç bir kokuyla keşfedileceğini bilmek nasıl bir şey biliyor musunuz? Kendimi yatıştırmaya çalışıyorum. Derin yalnızlığımda sık sık kendi kendime konuşurum. Ama fazla yüksek sesle değil, kendi sesimin boş boş yankılanacağından korkarım” Ah Nietzche üzümle kekim yaktın beni Okuyun, okuyun
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202453.1k okunma
Reklam
59 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.