Nimeti İslam Büyük İslam İlmihali

Mehmed Zihni Efendi

Nimeti İslam Büyük İslam İlmihali Quotes

You can find Nimeti İslam Büyük İslam İlmihali quotes, Nimeti İslam Büyük İslam İlmihali book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
وعن أبي مَالِكٍ الْحَارِثِ بْنِ عَاصِم الأشْعريِّ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم : « الطُّهُورُ شَطْرُ الإِيمَان ، وَالْحَمْدُ للَّه تَمْلأَ الْميزانَ وسُبْحَانَ الله والحَمْدُ للَّه تَمْلآنِ أَوْ تَمْلأ مَا بَيْنَ السَّموَات وَالأَرْضِ وَالصَّلاَةِ نورٌ ، والصَّدَقَةُ بُرْهَانٌ ، وَالصَّبْرُ ضِيَاءٌ ، والْقُرْآنُ حُجَّةٌ لَكَ أَوْ عَلَيْكَ . كُلُّ النَّاسِ يَغْدُوا، فَبَائِعٌ نَفْسَهُ فمُعْتِقُها ، أَوْ مُوبِقُهَا» رواه مسلم . Ebû Mâlik Hâris İbni Âsım el-Eş’arî radıyallahu anh’den rivâyet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Temizlik imanın yarısıdır. Elhamdülillah duası mizânı, sübhânellah ve elhamdülillah sözleri ise yer ile gökler arasını sevap ile doldurur. Namaz nurdur; sadaka burhandır; sabır ziyâdır. Kur’an senin ya lehinde ya da aleyhinde delildir. Herkes sabahtan (pazara çıkar)  nefsini satar; kimi onu âzâd  kimi de helâk eder.”
Sayfa 25 - Müslim,Tahâret 1. Ayrıca bk.Tirmizî, Daavât 86Kitabı okudu
Rabbâni kaza, kulun, ya itaatli ve sevap kazanan olmak yahut aykırı hareket eden ve cezaya uğrayan bulunmak üzere bu iki halden birine mübtelâ olmasını gerektirmiştir.
Reklam
Sahâbe-i kiram, Muhâcirin ve Ensâr isimleri ile başlıca iki kısım olup Muhâcirin, Mekke'nin fethinden evvel hicret eden Mekke halkıdır. Ensâr, Muhâcirin'e yardım eden ve dine kuvvet veren Medine halkıdır. Hepsinin üstünü şeyheyn-i muazzameyn (iki büyük ihtiyar), yâni Hazret-i Ebu Bekr-i Sıddik ve Hazret-i Ömerü'l-Fâruk, sonra da hateneyn-i mükerremeyn (iki şerefli damat), yâni Hazret-i Osman-ı Zinnureyn ve Hazret-i Aliyyü' l -Murtazâ'dır. Bu değerli zâtlara Hulefâ-i Raşidin ve Cihar Yâr-ı Güzin denir. Aşağıda sayılan altı zât ile beraber hepsine Aşere-i Mübeşşere (cennetle müjdelenen on kişi) denilir ki, hep birden cennet ile müjdelenmişler demektir: Hazret-i Talha, Hazret-i Zübeyr, Hazret-i Abdurrahman bin Avf, Hazret-i Ebü Ubeyde, Hazret-i Sa'd bin Ebi Vakkas, Hazret-i Said ibni Zeyd. Allah hepsinden razı olsun.
Haram'ın hükmü: Terkine sevab, işlenmesine ıkâb (azâp) terettüp etmek ve onu helâl ve mubâh sayanlar (kabul edenler), Allâh korusun küfre girerler. İçki içmek, kumar oynamak, ana-babaya âsi olmak gibi. Kerâhetin taalluk ettiği şey (Mekrüh) dur. Mekrüh'un hükmü: Amelen haramın hükmü gibidir ki, terkine sevâb terettüp etmek, işlenmesine azâb korkusu olmaktır. İtikâden harâm gibi değildir; bu bakımdan helâl görenine küfür terettüp etmez; midye, istiridye ve istakoz gibi balık cinsinden olmayan deniz hayvanlarını yemek, Cuma vaktinde alış-verişte bulunmak, abdestte ve gusülde suyu israf etmek gibi...
Emirler; kat'i olan ve olmayan olmak üzere ikiye ayrıldığı gibi, nehiyle (yasaklar) da; kat'i olup olmamak itibariyle ikiye ayrılır. Kat'ilik de, delâleten ve sübüten olmak üzere ikidir. (Esâsen, şer'i hükümlerin delili dörttür: 1.Delâlet ve sübutu kat'i olup, hiç bir yönüyle te'vile ihtimâli olmayan Kur'ân âyetleri ve mütevatir sarih Hadis-i Şerif'ler gibi. 2.Sübutu kat'i, delâleti zannidir. Te'vile ihtimali bulunan Âyet ve Hadis-i Şerif'ler gibi. 3.Sübütu zanni ve delâleti kat'idir ki, ifadesi açık olan ahbarı ahâd gibi. 4.Sübütu ve delâleti zanni olandır ki, manâsı ihtimalli bulunan ahbâr-ı âhâd gibi. Bunların birincisi kat'i olmakla, bununla farz ve haram sabit olur. İkinci ve üçüncüsü zannı ifade edici olmakla vâcib ve kerahet sâbit olur. Dördüncüyle Sünnet, müstehap ve tenzihen kerahet sâbit olur.)
Reklam
12 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.