Rüya zamanda her şey olabiliyor ama..." demiş küçük kız. "Şu anda bir rüya görmüyor olduğumuzu nereden bilelim?"
"Bak edepsize..." diye gülmüş teyze. "Şimdi sana bir çimdik atayım da gör bakalım rüyada mıyız? Gerçek mi?"
"Fark etmez." diye cevaplamış küçük kız.
"Rüyada da canımın yandığı çok oluyor. Elimi uzattığım şeylere dokunup, yağmurda ıslanıp düştüğümde dizimin acıdığı, hatta kanadığı oluyor. Ve olaylar geçmişten geleceğe sıralı olmadığı için nedenler ve sonuçlar da birbirini takip etmiyor.*
(Sayfa 63)
İlahi Sabit bizim değişmeyen, sonsuzdaki aşk parçamızdır. Genellikle bir insana atfetsek de onu, bu insanın adı sabit değil konumu sabittir. Bazen bir sevgili, bazen bir yoldaş ya da başka başka formlarda çıkar karşımıza. Nirengi noktamızdır sabitimiz, bulunduğumuz yeri gösterir, kaybolmamamızı o sağlar rüyada.
Sonsuzun içinde döner dolanır buluşursun İlahi Sabit'le. Bilirsin, tanırsın, paralellerde, dünyada eşkerede, her nerede olursan ol, gördüğünde demirlenirsin.
(Tanıtım Bülteninden)
