Sözler ve Alıntılar
kimi kitapları felsefi bilincimizi arttırdığı için duygularımızı harekete geçirdiği için kimilerini sormayı bilmediğimiz soruları sorduğu üstüne üstlük cevapları da verdiği için ve bu yazıyı yazarken aklıma gelmeyen pek çok sebep için severiz...
Bir edebiyatı elleri üstünde taşıyan büyük yaratıcıları tek tek öne çıkarmak bile dünden bugüne yetirince anlamlı bir çizgi çizmeyi sağlar.
Bazı eserlerin ve yazarlarının itibarını iade etmek ya da keşfetmek için beklemek kimilerini zamanı geldiği için sevmek zorunda kalırız bana kalırsa okurunun eserde kurduğu kişisel ilişkidir asıl olan...
Bizde öyküler ve romanlar değil daha çok yazarlar konuşulmuş, beğenilmiş, eleştirilmiş. Zamanla ortak ve değişmez kabuller oluşmuş bu adları saymadan olmaz dermiş sanki sanki hep bir vefa borcu ödenmiş bu soruşturmalar aracılığıyla, dolayısıyla atlanmış çok ad adların gölgesinde kalan çok eser olmuş kimilerinin zamanla değeri anlaşılmış kimisi zamana yenik düşmüş eskiler varken yenilerden söz etmekten adeta hicap duyulmuş sormaya gerek kalmadan alınan cevaplar sanki biraz da böyle ortaya çıkmış...
Edebiyat dergisi Notos'un 3. sayısında açıkladığı Notos Dergisi Ölmeden Önce Okunması Zorunlu 40 Kitap ve 74 yazarın onayından geçmiş ve 74 kişinin yer aldığı soruşturma sonucunda "ölmeden önce okunması zorunlu 40 kitap" listesini burada da paylaşmak istedim. Listedeki 40 kitaptan 12'si Türk, 28'i ise dünya
Biz de öyküler ve romanlar değil daha çok yazarlar konuşulmuş,beğenilmiş,eleştirilmiş.
Zamanla ortak ve değişmez kabuller oluşmuş.
Bu adları saymadan olmaz denmiş sanki.
Sanki hep bir vefa borcu ödenmiş bu soruşturma aracılığıyla.Dolayısıyla adlanmış çok ad,adların gölgesinde kalan çok eser olmuş.Kimilerinin zamanla değeri anlaşılmış,kimisi zamana yenik düşmüş.Eskiler varken yenilerden söz etmekten adeta hicap duyulmuş.Sorulmaya gerek kalmadan alınan cevaplara sanki biraz da böylr ortaya çıkmış.Bazı eserlerin ve yazarlarının itibarını iade etmek ya da keşfetmek için beklemek,kimilerini zamanı geldiği için sevmek zorunda kalırız.kimi kitapları felsefi bilincimizi arttırdığı için duygularımızı harekete geçirdiği için kimilerini sormayı bilmediğimiz soruları sorduğu üstüne üstlük cevapları da verdiği için ve bu yazıyı yazarken aklıma gelmeyen pek çok sebep için severiz...Bana kalırsa okurun eserle kurduğu kişisel ilişkidir aslolan.Bize bambaşka yaşamların,dünyanın bambaşka hallerinin haberini ulaştıran ulakların çoğu zaman bu gibi konularda aynı noktada buluşmaları,buluştukları yerin eşsizliğine mi işaret eder,koşulsuz bir kabule mi,kolaycılığa mı,tutarsızlığa mı,bir tür ağız alışkanlığına mı?Hulki Aktunç'un biraz önce adı geçen yazısından bir alıntı "kimin başucu kitapları dönem dönem değişmez ki."