Mâdem bir harf, katibini göstermeksizin olmaz. San'atlı bir nakış, nakkaşını bildirmemek olmaz... Nasıl olur ki: Bir harfte koca bir kitabı yazan, bir nakışta bin nakşı nakşeden nakkaş, kendi kitabiyle ve nakşiyle bilinmesin.
( Doktor İshak Teylor ’un Times gazetesinde intişar eden bir konferansından)
“İslâmiyet’in başlıca muvaffakiyeti, esasatını tatbike muvaffak olmasıdır.”
Risale-i Nur-Nur Çeşmesi/254
( Leonard ’ın “İslâmiyet ve Ahlâkî ve Ruhanî Kıymeti” eserinden)
“Kur’an’ın kadr ü kıymetini, azametini, faziletini ve birçok nokta-i nazarlardan güzelliğini inkâr etmek, akıl ve mantıktan mahrum olmak olur.”
Risale-i Nur-Nur Çeşmesi/253
(Piskopos Volter Meron ’un “Müsalemete en doğru yol” adı ile Petersburg kilisesinde îrad ettiği konferanstan)
“Kur’an’da siyasî riyakârlığı zerre kadar ifade eden hiçbir kelime yoktur.
Risale-i Nur-Nur Çeşmesi/252
(İngiltere’nin en büyük mütefekkir ve muharrirlerinden H. G. Wells )
“Müslümanların dini, Kur’an dinidir. Bu din; müsalemet, emniyet ve huzur dinidir.”
Risale-i Nur-Nur Çeşmesi/252