Kışın oturma odasındaki şöminenin etrafında oturur, onu dinlerdik. Hikaye okumadan önce, o okurken hapır hupur yememiz için portakal soymaya başlardı. Kabuklan şömineye atardı ve portakal yiyip bir yandan da onu dinlerken sesiyle büyülenir, şömineden yayılan portakal kokusuyla kendimizden geçerdik.