Ermeni yazarın öyküleri hepsi acıyı, hüznü ve de samimiyeti barındırıyor. Hepsinin hemen hemen ortak noktası kendi ülkelerinden uzakta, başka bir coğrafya acı çeken, sıla özlemi çeken, zor durumlarda kalan insanların oluşu.
Ben genel itibariyle o samimiyeti vermeleri itibariyle öyküleri başarılı buldum. Kitaba adını veren öykü başta olmak üzere bizden biri gibi hissettim okurken. Aslında insan her yerde insandır. Acı çekebilen, ülkesinden uzakta olduğu takdirde benzer sıkıntılar yaşayan, aynı şeylere hüzün duyabilen et parçalarıyız. Adımız, dinimiz, dilimiz kısacası kimliğimiz farklı olsa da sevinç ve hüzün duyduğumuz şeyler aynı aslında. Bu öykülerin özeti de bu cümlelerde saklı aslında.