Oyun, Gordon adında bir adamın, bir kafede ansızın ölümü ve rastlantı sonucu aynı mekanda bulunan Jean'in, Gordon'un ısrarla çalan telefonunu açmasıyla başlayan bir kara komedidir.
Oyunu az önce bir solukta okudum. Yazarın özgeçmişine de hızlı bir bakış attığımda kullandığı anlatım dilinin kadifemsi yapısı hemen ortaya çıkıyor. Şair kökenli yazarın oyun diyalog örgüsünden net anlaşılmakta. Bununla birlikte baktığımızda oyunun aslında çağımızda büyük-küçük herkesin şikayet ettiği, listenin başını çeken telefon bağımlılığının bireylerin hayatına nasıl girdiği ve nasıl örümcek bir ağ yumağında olduğunu anlatıyor. Bu kısmı net okuyucu anlıyor. Ama merak öğesi bir noktadan sonra biraz azalıyor. Peki ne olacak heyecanı kayboluyor ne olacaksa olsuna dönüyor. Ama tabii kitabın bir tiyatro eseri olduğu ve muhtemelen sahnelenmesinde bir çok nokta ile seyirciyi etileyeceği ve eksik yanlarını tamamlayacağını biliyor ve hissediyorum.