Ölü Canlar kitaplarını, Ölü Canlar sözleri ve alıntılarını, Ölü Canlar yazarlarını, Ölü Canlar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bu üzüntülerin nedeni ne idi? Bu gözyaşları, yaralı bir ruhun gizli acılarından doğmuyor muydu? Gerçekten de, yaşamını istediği yolda yürütmeyi başaramamış, beslediği yüksek amaçlara erişememişti; yükselmek ve karşılaştığı güçlükleri yenmek için gerekli gücü edinememişti; erimiş bir madene benzeyen üstün içgüdülerine gerekli son sertliği verememişti; ilk öğretmeni, binde bir görülebilen o değer, vaktinden önce ölmüş ve onun ruh gücünü eski yerine getirecek, zayıflayan istencini kalkındıracak, ona İleri! diye bağıracak kimse kalmamıştı... Oysa bu ses, her tabakadan, her kattan, her meslekten ve her düşünceden bütün Ruslar için gerekliydi."
<<zavallı, ama erdemli>> denilen kişileri bir yana bırakmalı, dinlensinler, gün o gün; neden derseniz, <<değerli adam>> deyimi artık lafta kalmıştır; <<doğru adam>> at yerine konmuştur, onun yazarı değil, binicisi vardır, binerler sırtına, basarlar kamçıyı; <<erdemli adam>> erdeminden bir iz bile kalmayıncaya kadar ezilmiş, açlıktan gebermiştir, ona artık kimse saygı göstermemektedir. İşte bu yüzden diyorum ki, şimdi artık alçakları arabaya koşmanın zamanıdır.
1852 Şubatında, geceleyin saat üçte, bir sinir bunalımına tutulan Gogol, bütün müsveddeleri ateşe atıyor. Sonra da ağlamaya başlıyor. Ölümü bu olaydan birkaç gün sonradır.
İkinci kez ateşe atılan bölümün pek azı ele geçmiştir. Bunların da son müsveddeler olmadığı anlaşılıyor.
Rus düşünürü Herzen şöyle der: "Ölü Canlar...Ne korkunç bir ad! Ama romanın yazarı bu Manilov'lara, Nozdriev'lere, Puşkin'lere başka ne ad verebilirdi? Asıl ölü canlar onlardır."