“Ancak kalp ümitsiz olur mu?”
1840’lı yılların Eyüp’ünde geçen hikaye, Kanlı Mustafa Paşa’nın kalabalık konağında gerçekleşmektedir. Konağın kahyası olan Behice hanım, saplantılı bir şekilde paşanın yeğeni olan Sıtkı’ya aşıktır. Yalnız Sıtkı, konakta gözde bir cariye olan Sinesaf’ı sevmektedir. Bu aşkı karşılıksız olmamakla birlikte, Behice’nin korkunç entrikalarına da ortam hazırlamıştır..
Sonu daha en başından belli olan bir hikaye yazmış Ahmet Mithat Efendi. Detayları merak edeceğiniz, geçmişe doğru bir yolculuğa sürüklüyor. Dönemin sosyokültürel yapısına, örf ve adetlerine, kadın erkek ilişkilerine yakından bakan bir eser. Bir çırpıda bitiveriyor. 65 sayfacık :) Yorulmadan bitirebilirsiniz. Okumaya başladığım kalın bir klasik olan Anna Karenina’nın yanında bana güzel eşlik etti. Minnettarım :) Bir sonraki kitap yorumunda görüşürüz. Herkese hayırlı ramazanlar
#alıntı
“Ben yine olan ümidimi kesmem. Sen beni terk etsen bile ben seni terk edemem. Ben bir kere “ölüm Allah’ın emri” dedim. Bu sözden dönmem.”
Ölüm Allah’ın Emri, Ahmet Mithat Efendi