Modern toplum; kentleşmenin,endüstrileşmenin , medyatik iletişimim , yüksek okuma-yazma oranının ,seküler bir sistemin demokratik ideallerin , evrensel,ideal değerlerin görünür olduğu toplumun adıdır. Yapaylık ve görünürlüğün ön planda olduğu modern toplumlarda karmaşıklaşan topluluklar bütünlük ifade eden toplum olmaktan çok kitle konumunda olmuşlardır. Kitle iletişim araçları ile yönetilen kendi düşünceleri, yaşantıları olmayan , kendilerini metalarda tanıtan modern insanlar sadece mekanik kopyalardır.
- " (...) Baudrillard, kendisiyle yapılan son röportajda:
"İnsanlığın önündeki tek seçeneği (İslam’ı) terörle özdeşleştirerek yok ediyoruz" diye haykıracaktı..."
" (…) Geliştirdiği makinenin ve teknolojinin kendisine kolaylık ve özgürlük sağlayacağını düşünen modern insan, özgürlüğünü kaybettiği, akıl tutulmasının ve niteliğin değil niceliğin hâkim olduğu köleleştirici bir düzen inşa etmiştir..."
... Ona göre her devrim; belirsizlik, sıkıntı, bulanıklık gibi tuhaf sorunlar getirir. Sibernetik devrim "Ben bir insan mıyım bir makine mi?" , gelmekte olan genetik devrim "Ben bir gerçek miyim sanal bir klon mu?" tuhaf sorularını getirirken cinsel devrim ise "Ben erkek miyim kadın mıyım?" tuhaf sorusunu doğurmuştur.