Ölümden Sonra Dirilme, büyük Rus romancısı Tolstoy'un üç büyük romanından sonuncusudur...
Ölümden Sonra Dirilme'nin konusu oldukça basittir: Prens Nehlüdov, genç yaşındanberi halalarının evine her uğrayışında, ilgilenmekten geri kalmadığı Katyuşa adlı güzel, zeki bir evlatlığı, askere gitmeden önce, son ziyareti sırasında, baştan çıkarır. Bu ayartma, içini sarsıp sızlatırsa da ayrılırken kızın eline bir yüz rublelik sıkıştırmakla her şeyin yoluna girdiğine inanır, bir daha da zavallı kızla ilgilenmez. Asilzade hayatının her türlü zevkleri, istekleri içinde yuvarlanır gider. Ama beklenmedik bir karşılaşma, içinde pek derin bir sarsıntı uyandırır: üye seçildiği jüri mahkemesinin daha ilk oturumunda zavallı Katyuşa'yı zehirleme suçlusu olarak karşısında görür. Katyuşa, çocuğunu doğurduktan sonraki hayatı tam bir düşüşün hikayesidir. Bu hikaye, genel ev hayatından zindana dayanmış, Sibirya'ya kadar da uzanacaktır. Nehlüdov'un içindeki büyük değişiklik, yalnız Katyuşa'yı kurtarma isteğinden ileri gelmiyor. O, büsbütün başka bir insan olmuştur. Büyük günahını bağışlatmak için hayatını baştan başa değiştirecek, boşluğuna inandığı gündelik şatafatlı yaşayışının bütün zincirlerinden kendisini kurtaracaktır... - Önsözden
Lev Tolstoy!"
Evet doğru duydunuz!
En son bu duyguyu 
Fyodor Dostoyevski'nin 
Karamazov Kardeşler kitabında hissetmiştim.
Öylesine dolu dolu, katmanlı bir eser ki, bunu ancak Tolstoy gibi bir usta
