Arka Sokaktaki Cinayet ya da eski basım adıyla Ölünün Aynası. Agatha Christie romanlarının bir klasiği haline gelen bu çift isimler geçmiş dönem ve şimdiki dönem arası baskı farkını meydana getiren en temel unsurlardan. Ben hepsinin bir arada olmasını istediğim için bu süreçte elimden geldiğince farklı isimler altında basılmış eski ve yeni kitapları birleştirmek ve bunları sunmak istiyorum ki bu kitabımızda da tam olarak böyle yaptığımı söyleyebilirim.
Acaba Agatha teyzemi okurken artık daha ne olabilir, bunlar birbirinin tekrarı gibi düşünceler mi bizi tatmin etmiyor yoksa çıtayı çok yükselttiğimiz için mi tam olarak tatmin olmuyoruz, bunu da en başlardan çözmem gerekiyor sanırım. Bu önemli benim için.
Kitaba geldiğimizde ise, Ölünün Aynası adında bir hikayeyle başlıyoruz. Aynı zamanda kitaba adını da veren bu hikayenin girişi ve gelişmesi çok iyi. Finalde ise tam olarak tatmin olmadığımı belirtmem gerek. Diğer hikayemiz ise Meydanda Cinayet adıyla yayımlanmış. İki hikayede gerçekten güzeldi. Özellikle ilk hikaye yani Arka Sokaktaki Cinayet hikayesi çok iyiydi ya da bilinen adıyla Ölünün Aynası.
Benim uzun zamandır anlam veremediğim konu ise bu farklı isimleri nasıl buldukları. Bu benim kafamı uzun zamandır meşgul etse de yorgunluktan gözümü açamaz haldeyim. Bugünlük bu kadar yeter, hepimize mutlu geceler..