“Bir osuruğu beş parçaya nasıl ayırırsın?” diye sormuştu bir keresinde.
Bilmediğimizi söylediğimizdeyse, kendisi yanıtlamıştı:
“Eldivenin içine osurursun.”
İnsanın sık sık başından geçen ama fazlaca üzerinde durulmayan sıradan olayların akışı ile hayatın genel hatları arasında ilginç bir ilişki olduğu aşikardır.
çocukluğundan itibaren başka dünyaları hayal eden, ay'a gitmenin kaçırdığı her şeyin yerini kesinlikle tutacağını düşünen omon'un öyküsü. çağdaş rus toplumundaki saçmalık ve anormallikleri fantastik ve bilimkurgu öğelerini kullanarak öyküleştiren viktor pelevin sovyet uzay programını anlatmış. bolca güldüren kara mizahıyla, saçmalığı estetize edişiyle ne denli büyük bir hiciv ustası olduğunu gösteriyor. sınır tanımaz yaratıcılardan biri olan pelevin buna rağmen yıllardır kendine okur bulamayan büyük yazarlardan. umarım bu kez monokl ile hak ettiği değeri görür. ekleyin listelerinize demeden geçmem elbette...
Omon RaViktor Pelevin · Dost Kitabevi · 200336 okunma
"zincire asılı ağırlık sayesinde elde edilen sarkaç düzeni saati nasıl çalıştırıyorsa, aynı şekilde dünya'yı saat, ay'ı asılı ağırlık olarak düşünelim. yaşam da dişlilerin tik tak sesi ve arada bir çıkıp öten mekanik guguk kuşundan ibarettir."
Dört gözle Nisan ayını beklediğim günlerime arkadaşlık eden kitaplar aşağıdadır. Mart yine Martlığını yaptı, kapıdan baktırıp doğalgazı yaktırdı. Eh bulanık günlerde yapılacak en iyi şey de okumak.
-