Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hz. Muhammed’e (s.a.v) Yolculuk

O’na Yolculuk

Turgay Aldemir

O’na Yolculuk Sözleri ve Alıntıları

O’na Yolculuk sözleri ve alıntılarını, O’na Yolculuk kitap alıntılarını, O’na Yolculuk en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bugünün liderleri, ya dostunu düşman edinmekte ya da düşmanını dost edinirken dostunu kaybetmeyi göze almaktadır. Oysa maharet Onda gizli ; İnsan kazanmak, velev ki düşmanın dahi olsa...
Peygamberimizin en büyük enerji kaynağı evinin direği Hatice idi.
Reklam
'Bir ağacın gölgesinde gölgelenip yoluna devam edecek olan bir yolcu gibiyim.' O, dünyayı böyle anlamlandırıyordu. Bir gölgelik, bir dinlenme, konaklama mekanı. Yani kalıp yerleşmek değil konup göçme mahalli. Ya bugün bize nedemeli? Tarlayı mamur edeceğim diye uğraşırken mahsul ekip biçmeyi unutan zavallı çiftçi gibi...
Zira şefkat bir şeye girdi mi onu mutlaka güzelleştirir. Bir şeyden de çıktı mı onu mutlaka çirkinleştirir...
O'ndan geriye kalan birkaç kap, bir de KiTAP... O'nun mirası para - pul üzerinde gerçekleşmiyordu...O'nun mirası ; sünett-i seniyye idi... Ahlak-ı hamide idi... Usve-i hasane idi... Çoğu zaman evinde tütmeyen ocağına rağmen bulduğu bir tek hurmayı götürüp yetimlere bağışlayandır O... Ashabı açlıktan karnına taş bağlarken, O, iki taşla bastırmaya çalışandı...
Sayfa 116Kitabı okudu
Şefkat bir şeye girdi mi onu mutlaka güzelleştirir. Bir şeyden de çıktı mı onu mutlaka çirkinleştirir.
Sayfa 105Kitabı okudu
Reklam
Peki, bugünün dünyasında O'na nasıl ulaşabiliriz? Bunun içinde yine bize yol gösteren O'dur: 'Yozlaşma dönemlerinde İslami yaşamda sebat etmek bana hicret gibidir.'
Sayfa 126Kitabı okudu
Hz. Aişe tarafından sorulur: - 'Beni nasıl seviyorsun?' - 'Kördüğüm gibi.' Hz. Aişe aldığı cevaptan o kadar hoşnut olur ki ilerleyen yıllarda sık sık sorusunu yeniler: - ' En Allah' ın elçisi! Kördüğüm ne alemde? ' - ' İlk günkü gibi. '
"Ey Ali, kızımı sana cariye olarak veriyorum. Ama unutma sen de onun kölesisin."
Sayfa 14
Reklam
Ancak düne göre daha mutlu muyuz? Bir şeyler oldu, biz daha zengin olduk. Ama daha mutlu olamadık. Hırs, mala düşkünlük, başkalarını küçük görme bir hastalık gibi bünyemizi kemirdi. Alçak gönüllülüğümüzü kaybettik. Bu, bize insanlığımızı yitirmemize mal oldu. Oysa peygamberin reçetesi yüzyıllar ötesinden seslenmektedir. Anlaşılıyor ki hakikatler, her çağla çağdaştır ama her çağ hakikatlerle çağdaş değildir.
Cesaret; senden güçsüz olana zulmetmek değildi. Mazlumun, mahzunun hakkını, gücüne dayanarak almak değildi. Cesaret ; zulme karşı koyabilmekti, senden güçlü olsa bile. Kimseye dayanmadan, hiçbir gücün maşası olmadan yalnız Allah'a güvenebilmekti. Yeryüzünde bir tek başına kalsan dahi, davanda sebat etmekti cesaret.
'Peygamberimizin cömertliğini belki de en iyi kendisinin şu sözleri açıklayacaktır; `Uhud dağı altın olsa ve benim tasarrufuma verilse, üç günden fazla elimde tutamaz, hepsinj dağıtırdım. `
Oysa günümüz erkekleri, eşlerinden Hz. Hatice, kızlarından Hz. Fatıma olmasını beklerken kendileri ne kadar Hz. Muhammed (s.a.v)'e benziyorlar?
Çünkü başkalarını etkileme bakımından davranış sözden daha etkili olur.
55 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.