Onlar da İnsandı

Cengiz Dağcı

Onlar da İnsandı Posts

You can find Onlar da İnsandı books, Onlar da İnsandı quotes and quotes, Onlar da İnsandı authors, Onlar da İnsandı reviews and reviews on 1000Kitap.
Evet, onlar da insandı! Pavlenko'lar, İvan'lar, Kostyük'ler, Vasil Dimitroviç'ler, Stepan'lar... Belki bunu gülünç görecekler; ama nasıl görürlerse görsünler, ben eserimi tekrar sakin bir dua ile bitirmek istiyorum. Romanımı kapatırken; "Tanrım!" diyorum. "Onlar da insan! Acı onlara! Kendileri gibi, başkalarının da insan olduğuna inandır onları!" Ötekiler, o hayvan gibi sürülüp götürülenler... Onlar da insandı!
Dünya böyle ...! Sultan Süleyman değiştiremedi, bize mi kaldı değiştirmek!
Reklam
494 syf.
·
Not rated
Cengiz Dağcı, kendiside Kırım Türkü. Diğer kitaplarında olduğu gibi bu kitabında da zalim rusların Türklere Türk illerine yaptığı işkenceleri zorlukları anlatıyor. Kitap duru ve akıcı bir dille kaleme alınmış. Aktarımı oldukça iyi.. Okurken gözyaşlarınızı tutmakta çok zorlanabilirsiniz… Hatta Bekir amcaya o kadar kızıyordum ki okurken ‘Ah be Bekir amca o Moskofu neden evine aldın, insanlık bilmez onlar. Bilmez misin her iyilik cezasız kalmaz.’ diye söyleniyordum ama Ben Macikte tutamamıştım kendimi birde Bekir amcaya çok üzülmüştüm… İyi okumalar dilerim, hissederek okuyun
Onlar da İnsandı
Onlar da İnsandıCengiz Dağcı · Ötüken Neşriyat · 20202,874 okunma
Her derdin bir devası, her ağlamanın bir gülmesi vardır derler.
...bir sigara sardı, yaktı, sonra düşünceye daldı.
Tanrım diyorum. "Onlar da insan! Acı onlara.Kendileri gibi, başkalarının da insan olduklarına inandır onları! Ötekiler, o hayvan gibi sürülüp götürülenler...Onlar da insandı
Reklam
Domuzu Memişin Deresine götürmüş çocuklar köye dönmüşlerdi: karşı mahalle yolunda, aşağı şosede gezinen Ruslara bakarak: “Evli evine, köylü köyüne, evi olmayan, sıçan deliğine!” diye bağırıyor, evlerine doğru koşuyorlardı.
Sayfa 395 - ÖTÜKEN Neşriyat 26. BasımKitabı okudu
Hoştu akşamlar; akşamlarda insanları kendine çeken, dertleri, yorgunlukları, kasvetleri unutturan bir kuvvet, tatlı bir boşluk vardı; akşamlar gecenin gözleri gibiydi; her yeri görüyor, her yere uzanıyor, her yere dalıyorlardı. Şimdi her şey akşama teslim oluyordu. Yalnız, insanlar, akşama sırtlarını çeviriyorlardı. Onlar gündüzün ve güneşin, sıcağın ve soğuğun, karın ve ayazın, yağmurun ve rüzgârın çocuklarıydılar. Toprağı görmek istiyor, binlerce yıldan beri bu toprağı görerek, toprağa basarak, elleriyle toprağı tutarak yaşıyorlardı.
Sayfa 20 - ÖTÜKEN Neşriyat 26. BasımKitabı okudu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.