Okuması kolay, anlaması zor, derinliği sarsıcı...
Ateşin, acının, kanın, öfkenin, rujun kırmızısı bu.
Tecavüze uğrayan küçük bir kız çocuğu, kırmızıyı o gün tanımış tüm felaketleriyle...
Kabullendiği ve hak ettiğini düşündüğü bir sözcük var kendine karşı ama aslında hiçte kabullenemediği ve hiçte hak etmediği...
Eksiltili cümlelerde, karmaşık noktalama işaretlerinde sanki kaleme alınırken hissedilen o ağırlığı hissettim. O ağırlığın cümleyi tamamlayamamasını ve içinden geçenlerle o cümleyi tamamladığını, en azından yazarken özgür olmanın isteğini, noktanın virgülün iç sesine göre şekillendiğini anladım..
Zor bir kitap ama okumaya değer diye düşünüyorum..