Osmanlı Çağı ve Sonrası

Ümit Aktaş

Osmanlı Çağı ve Sonrası Gönderileri

Osmanlı Çağı ve Sonrası kitaplarını, Osmanlı Çağı ve Sonrası sözleri ve alıntılarını, Osmanlı Çağı ve Sonrası yazarlarını, Osmanlı Çağı ve Sonrası yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sömürgecilik nedir?
Sömürgecilik... bir kapitalist ülkenin, burjuva devrimi geçirmemiş başka bir ülkenin siyasi bağımsızlığına kaba kuvvetle son vererek onu kendi ekonomisine bağımlı kılması ; yani hammadde kaynağı ve mamul madde pazarı haline getirmesidir. Emperyalizm ise kapitalizmin son aşaması olan tekelci kapitalizmdir. Bu aşamada tekelci kapitalizm sömürüsünü banka ve sanayi sermayesinin birleşimi olan finans kapital ihracı ile sürdürür.. Emperyalizm ihraç ettiği sermayenin garantisini sağlamak içinse siyasi tavizler koparır
Sayfa 374 - Çıra Yayınları 1.baskı
Osmanlı'da Kadın
Osmanlı'da ilk kadın öğretmen 1873'te atanırken, 1881 de ilk kez bir okulun açılış töreninde bir kadın konuşma yapmıştır. Paris’te 1869, Londra’da 1878 de, ABD de ise daha sonraları üniversiteye kadınlar kabul edilmiştir. Celal Nuri ileriye göre İslam Hukuku kadın hakları konusunda Avrupa'dan daha ileridir.
Sayfa 294 - Çıra Yayınları 1.baskı
Reklam
İlk Meclis
Osmanlı'daki ilk mecliste gayr-i müslim sayısı 50, Müslümanların sayısı 80 dir. Azınlıkların temsiliyet oranı Avrupanın bile üzerindedir. (1876)
Sayfa 276 - Çıra Yayınları 1.baskı
Devlette kaç kuvvet olur.
Bir devlette iki kuvvet olur.Biri yukarıdan, diğeri aşağıdan gelir. Bizim memlekette yukarıdan gelen kuvvet, padişah hepimizi eziyor. Aşağıdan gelen halkın bir kuvvet hasıl etmesine imkan yok. Bunun için pabuççu muştası gibi yandan bir kuvvet kullanmaya mecburuz. O kuvvet elçiliklerdir.
Sayfa 259 - Çıra Yayınları 1.baskı
1867 yılında Yafa civarında 2600 dönüm arazi alan Evrensel Yahudi birliği, burada okullar açacaktır. Yine Rothcshild 'in desteğiyle Yahudiler Filistine yerleşmeyi sürdürecektir.
Sayfa 250 - Çıra Yayınları 1.baskı
Kardeşlik
Avrupalı seçkinler yerlilerden seçkin bir tabaka yaratmaya kalkıştı. Gençler arasından ayıklayıp seçiyorlardı; alınlarına kızgın demirle Batı kültürünün ilkelerini dağlıyorlardı; ağızlarını seslerle, tumturaklı, parlak, içi boş sözcüklerle tıkadılar. Metropolde kısa bir süre kaldıktan sonra, gözleri boyanmış bir halde ülkelerine yolluyorlardı. Bu iki ayaklı yalanların kardeşlerine söyleyecek hiçbir şeyi kalmamıştı; yalnızca yankı yapıyorlardı. Bizler Paris’ten, Londra’dan, Amsterdam’dan “Parthenon! Kardeşlik!” diye bağırdıkça, Afrika ya da Asya’nın herhangi bir yerinde dudaklar “...thenon! ...deşlik” demek için aralanıyordu. Altın çağdı bu.(Paul Sartre)
Sayfa 240 - Çıra Yayınları 1.baskı
Reklam
44 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.