Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Osmanlı Medeniyeti Tarihi

Abdullah Saydam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Belki bir devlet adamına göre düzenin sağlanması için birkaç masumun hayatını kaybetmesi önemli değildi ama bir hukukçu için tek bir kişinin dahi haksız yere cezalandırılması savunulamazdı.
Devlet, islâm hukuku ile kendisini meşrulaştırırken, adalet mefhumu ile de her ferdin kanunlar dahilindeki hürriyetini korumayı kastetmekteydi. "Çadır islamiyet, direk devlet, çomak ve ipler halktır. Hiçbiri diğerleri olmadan işe yaramaz."
Reklam
Şu beş şeyin bulunmadığü bir ülkede durmayın: güçlü bir yönetim, adli bir yargıç, sabit bir pazar, bilge bir hekim ve bir akarsu.
...tarihçilerin fert ve cemiyet anlayışında ne derece büyük rolü olduğunu anlarız. Hiç mübalağaya kaçmadan bir milleti oluşturan fertlerin ortak hafızalarını tarihçilerin oluşturduğunu söyleyebiliriz. Hafızanın önemini tartışmaya gerek var mı? Kişiler için hafızaları ne kadar gerekli ise milletler için de tarihî bilgiler o kadar gereklidir.
Türk dünyasını derinden etkileyen hadise, İslamiyet'in sekizinci yüzyıl ortalarından itibaren Türkler tarafından büyük çoğunlukla benimsenmesi olmuştur. Zamanla Türk milleti İslam dininin emrettiği ilkeler doğrultusunda kültür hayatında değişikliğe gitmiş ve Türk-İslam kültürü diye adlandırabileceğimiz bir senteze bağlı olarak çok sayıda devletler kurmuştur. Osmanlı Devleti de bunlardan biridir.
Tarihçinin görevi insanları kahramanlar, hainler diye yargılamak, övmek veya yermek değildir. Böyle bir zihniyetin yararı da yoktur. Devlet cemiyetin sürekliliğine o da fertlerin fedakarlığına  muhtaçtır.
Reklam
Örfî hukuk denince, şu anda akla geldiği gibi bir örf ve adet hukuku kastedilmemektedir. Örften kasıt; devletin hakimiyeti korumak ve sürdürmek, halkın idaresini gerçekleştirebilmek için şeriatın müsaade ettiği ölçüde ve şeriatın dışındaki konularda padişahın kullandığı yetki ve salâhiyettir.
Sayfa 281Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.