Osmanlı Seferlerinde Ordu Çevre Halk (1300-1774)

Veysel Göger

Osmanlı Seferlerinde Ordu Çevre Halk (1300-1774) Posts

You can find Osmanlı Seferlerinde Ordu Çevre Halk (1300-1774) books, Osmanlı Seferlerinde Ordu Çevre Halk (1300-1774) quotes and quotes, Osmanlı Seferlerinde Ordu Çevre Halk (1300-1774) authors, Osmanlı Seferlerinde Ordu Çevre Halk (1300-1774) reviews and reviews on 1000Kitap.
Yeniçerilerin azgınlıklarına dair
1588 de sefere giden yeniçeriler Giresun'a geldiklerinde pek çok Müslim ve gayrimüslimin evini basıp, hanımlarını ve oğlanlarını çekip mallarına el koymuşlar, mahkemeye şarap götürüp içtikten başka kadıya sen de iç, diyerek sunmuşlar, Giresun voyvodası Zaim Ahmed'in iki evini basıp kapılarını kırarak içeri girmişler, bir katırını ve parasını almışlar, karısına tecavüz etmişler ve yola çıkarıp nacakla dövüp feracesini soymuşlar, köy halkından daha nicesinin mallarına ve atlarına el koymuşlardı.
Sayfa 117Kitabı okudu
II. Murad zamanında sefer esnasında bir yaya askeri, halktan birinin köpek yavrusunu (enik) çalmış, sahibi gelip eniğini bulmuş, çalan askere: eniğimi sen mi doğurdun ki çalarsın hey enik yaya, diyerek sövmüş ve ikisi arasında kavga meydana gelmişti. Kaynaklarda bu olay anlatılırken, enik adının yaya askerlere (enik yaya) bu vakadan sonra verildiği zikredilmektedir.
Sayfa 115Kitabı okudu
Reklam
Kanuni Sultan Süleyman'ın 1526 Mohaç Seferi'nde Meriç yakınlarında Kemal köyünde bir kişinin atı ekine, 1529 Budin Seferi'nde Eskihisar mevkiinde bir sipahinin atı tarlaya girmiş; bu kişiler hemen boyunları vurulmak suretiyle öldürülmüşlerdi.
Sayfa 117Kitabı okudu
Temmuz 1689'da ordu Sofya sahrasındayken, sadrazam tebdili kıyafetle ordugâhı gezmiş, bir kişinin çadırında yakmak amacıyla bir köyden üzerinde yemişi olan bir kiraz ağacını kesip davarıyla getirdiğini görünce bunu hemen hapsettirip ardından leylek çadırı altında ibreti âlem için boynunu vurdurmuştu
Sayfa 113Kitabı okudu
IV.Mehmed celali eşkıyasının üzerine yürürken İzmit'te bir köle çocuk ağlayarak otağ-ı hümayun önüne gelmiş, elinde olan kiraz dolu sepetin bir adam tarafından çalındığını, bu kişiyi takip edip çadırını bulduğunu, zorla alınan kirazların parasını istediğini fakat kendisini dövüp, başını yardığını akan kanını göstererek anlatmıştı. Padişahın emriyle hemen zikredilen çadıra bir haseki o çocukla beraber gönderilmişti. Bu çadırın cellatlara ait olduğu anlaşılmış ve kirazları yerken suçüstü yakalanmışlardı. Bu cürmü işleyen iki celladın boyunları otağ önünde vurulmak suretiyle cezaları verilmişti.
Sayfa 111Kitabı okudu
Reklam
11 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.