Osmanlı'yı Kuran Şehir - Bursa'ya Şehrengiz

Mustafa Armağan

Osmanlı'yı Kuran Şehir - Bursa'ya Şehrengiz Sözleri ve Alıntıları

Osmanlı'yı Kuran Şehir - Bursa'ya Şehrengiz sözleri ve alıntılarını, Osmanlı'yı Kuran Şehir - Bursa'ya Şehrengiz kitap alıntılarını, Osmanlı'yı Kuran Şehir - Bursa'ya Şehrengiz en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bediüzzaman Said Nursî
Bediüzzaman Said Nursî
'nin, Kur'an-ı Kerim'in Sad suresinde geçen "Doğrusu biz dağlara boyun eğdirdik. Akşam sabah Davud'la birlikte Allah'ı zikrederlerdi" ayetinin yorumu etrafında çizdiği tablo hakikaten, sıra dışıdır: Hz. Davud (as) serzakir olarak dağlar etrafına toplamış, hepsi istiğrak halinde, kendinden geçmiş vaziyette zikir yapmaktadırlar. Burada dağlar, yeryüzünün manevi kutuplarını, Hz. Davud da devrinin "kutbu'l-aktabı"nı, yani kutuplar kutbunu sembolize etmektedir. Dağ ile mürşid arasındaki bu sembolik bağ, İslam irfanında zannedildiğinden daha sahih köklere sahiptir. İster kevni (kozmolojik), ister metafizik, isterse de enfüsi (psikolojik) semboller düzeyinde olsun, Dağ'ın Hakikat ile olan derin ve kopmaz bağı, onun Kur'an-ı Kerim'de, "yeryüzünün direkleri" olarak nitelendirilmesinden de belli değil midir? Ve zaten bundan dolayı değil midir, Lamiî Çelebi'nin Uludağ'ı, eteklerini şehre sarkıtmış, başında ak sarığı olan bir Şeyh'e benzetmesi? Ve kendisini bu şeyh'in eteğine yapışmak için çabalayan bir müride teşbih etmesi! "O Şeyhin kim ki tutar dâmenin berk Eder dilden hevâ-yı alemi terk."
Bir Sürgün değilim ama Bende Bursa'ya meftunum...
Diğer şehirler için ne kadar geçerlidir bilemem ama, Bursa İstanbul'a yakınlığı dolayısıyla ağır cezalık olmayan bürokrat ve aydınlar için sürgünler yurdu olmuş ve bunların bir kısmı zamanla bu şehre o derece meftun olmuşlardır ki, ömürlerinin geri kalan bölümünü burada geçirip firak ateşlerini onun rutubetli toprağında söndürmeyi hayatlarının gayesi haline getirmişlerdir
Reklam
Çamların gölgesinde, derin bahçeleriyle nazlı bir gül, safiyet gülü olan Bursa, gençliğimin seni görmemiş, tanımamış olması nasıl mümkün oluyor? Daha şimdiden bende yaşayan bir anı mıdır? Bu caminin küçük avlusunda oturan gerçekten ben miyim? Nefes alan ben miyim? Ve seni seven ben miyim? Yoksa seni sevdiğimi mi hayal ettim? Eğer gerçekten ben olsaydım, bu kadar yakından uçar mıydı bu kırlangıç?
André Gide
André Gide
, 1914
Bursa'nın Osmanlılarca fethi de garip bir şekilde suyla alakalıdır. Tekfuru kaleyi teslime zorlamak maksadıyla Pınarbaşı deresinden şehre giden su hattı Osmanlılar tarafından tahrip edilmiş. Sonunda kale komutanı Barsuk ya da Basak bugün Heykel'in arkasındaki Basak Caddesi bu Türk asıllı Hıristiyan komutanını adını mı yaşatıyor dersiniz? 30 bin altın fidye ödeyerek şehri Osmanlı kuvvetlerine teslim eder ve maiyetiyle birlikte Gemlik'ten deniz yoluyla İstanbul'a gider
Ulu Cami
Üç nefis kapısının hangisinden girerseniz girin, üzerinizde kütlevi bir tesir bırakan sütunlar sizi çarpar. Sütunlar üzerinde dev harflerle vücuda getirilmiş hat eserleri ve Barok bir opera sahnesinden fırlayıp gelmiş izlenimi veren tuhaf perde ve çiçek desenlerini görürsünüz.
John Ash
John Ash
Haşim'in ne demek istediğini şimdi daha iyi anlıyorum galiba Melali anlamayan nesle aşina değiliz. (
Ahmet Haşim
Ahmet Haşim
) Giderek, bu melal, Haşim'in derinden hissettiği gibi, yakamızı hiç bırakmayacakmış gibi geliyor bana.
Reklam
185 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.