Kadın olmanın Cumhuriyet ışığı gelmeden önceki dönemde nasıl hissettirdiğini anlayabilmek için almıştım. Osmanlı kadınını ilk ağızdan Ahmet Cevdet Paşa'nın kızı Fatma Aliye Hanımdan okuyoruz. Giyim kuşamdan tutun evliliğe kadar kadını ilgilendiren birçok konu 1800lü yıllardan günümüze ışık oluyor. Fatma Aliye Hanım dönemin üst kademesinin, saray çevresinin kadınlarını üç sohbette ele alıyor. Birinci bölümde harem hayatı ve cariyeler, Hz. İsa ve Hz. Muhammed(s.a.v) anlatılırken ikinci bölümde kadının evliliği, çok kadınla evlilik, örtünme konusu anlatılıyor. Üçüncü sohbette kadının giyimi kuşamı, boşanmadaki hakları, alaturka ve alafranga giyimden söz ediliyor. Bu sohbetlerin hepsi farklı yabancı/gayrimüslim hanımlarla konuşuluyor ve bu hanımların adları gizlenerek gazetede/dergide tefrika ediliyor. Böylelikle günümüze ulaşıyor. Elbette Fatma Aliye Hanımın soylu kesimden olduğunu tekrar belirtmeliyiz. Bu sohbetlerde bahsedilen hususlara halk kesiminde aynı derecede dikkat ediliyor olamaz. Ancak bize ufak ufak ipuçları veriyor olduğu çok açık.