Hiçbir madde bu mest olma haline, bu coşkunluğa karışamaz, dünya üzerindeki hiçbir arzu bu saflığı lekeleyemez.
Bu arada aşk kendini ona yükseltemez, esrarkeş bir Romeo, Juliet'i unutacaktır
Tam da Baudelaire'in formüle ettiği gibi, alkol sarhoşluğu hesaplı, kontrollü ve rasyonel, esrarınki ise asosyal, benmerkezci ve yıkıcıdır; şarap iradeyi güçlendirir, esrar yok eder; şarap vücudu besler, esrarsa intihar silahıdır; şarap insanı iyi huylu ve uyumlu hale getirir, esrar yalıtır; şarap çalışan ve onu hak edenler, esrarsa mutsuz avareler içindir. Kısacası içki içmek başarı, rekabet ve emeği hatırlatır, esrarsa bunlardan kurtulma ve arınmayı.
Fransız veya İngiliz bir bağımlının keyif alemini paylaştığı arkadaşlarına olayın künhüne vakıf olduğunu kanıtlamak isterken Arapça bilmediği halde bundan "haşiş" ismiyle bahsetmesinin kaynağını anlamanın yolu Osmanlılardan geçer.