Oğlumuz şaşırmış, her şeyi görmek için bir o yana bir bu yana dönüyordu, bize de onun hayretine katılmak düşüyordu; yaşamın yer yer barındırdığı hoş tada yeniden yaklaşabilmemizin ve geçen günlere katlanabilmemizin bir yoluydu bu.
“İşin en hoş yanı Baciccin, savaş artık bitti.”
“İyi. Bakalım savaşın yerini ne alacak? Zaten ben bittiğine inanmam. Bunu pek çok kez söylediler, ama savaş her sefer yeni bir biçimde yeniden başladı. Yanlış mı diyorum?”