Marksizmin dünya sahnesinde yalnızca yetkin bir devrimci öğreti olarak değil,ama henüz sayıca güçsüz de olsa,tepeden tırnağa silahlı,devrimci olaylar yaratmasını bilen bir işçi hareketinin artık olgunlaşmış bir akımı olarak da yer alıyordu.
Marx ve yandaşları tarafından savunulan düşünce,işçi sınıfının köylülük karşısında doğru bir siyasetinin hazırlanması bakımından belirleyici bir nitelik kazanıyordu
Bakunin’in “egemen sınıf olarak örgütlenmiş” proletarya ne anlama geliyor sorusuna Marx şu cevabı veriyordu:
“Öteki sınıflar ve özellikle kapitalist sınıf var olduğu sürece (çünkü proletarya’nın iktidara geçmesiyle düşman ortadan kaybolmaz, toplumun eski örgütlenmesi yitip gitmez), zor önlemleri yani hükümet önlemleri uygulaması gerekir; eğer proleteryanın kendisi henüz bir sınıf olarak kalır ve sınıf savaşımı ile sınıfların varoluşuna yol açan ikitisadi koşullar ortadan kalmazlarsa onların zorla ortadan kaldırmaları ya da dönüştürülmeleri ve dönüşüm süreçlerinin güç kullanılarak hızlandırılması gerekir.”