Pera Günlükleri 1 - Körler Ülkesi

Delal Arya

About Pera Günlükleri 1 - Körler Ülkesi

Pera Günlükleri 1 - Körler Ülkesi subject, statistics, prices and more here.

About

Körler Ülkesi Nerede? 12 yaşındaki Ran unutulmaya yüz tutmuş bir kulenin dibinde gizli bir oda keşfediyor. İçerisi paha biçilmez hazinelerle dolu ama dahası da var: Bir papirüs, bir piramit resmi, bir mumya ve bir yer adı: Körler Ülkesi. Ran ve ikiz kardeşi Lusin, onları İstanbul'da tarihin en büyük sırrının beklediğinden habersizler. Devamı serinin ikinci kitabı Sırlar Oteli'nde.
Author:
Delal Arya
Delal Arya
Estimated Reading Time: 4 hrs. 32 min.Page Number: 160Publication Date: 2012Publisher: Can Çocuk Yayınları
ISBN: 9789750715280Country: TürkiyeLanguage: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Book Statistics

Reader Profile of the Book

Kadın% 84.7
Erkek% 15.3
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

About the Author

Delal Arya
Delal AryaYazar · 8 books
Kim olduğumu nasıl anlatabilirim bilmiyorum ama olaylar aşağı yukarı şöyle gelişti: 6 Nisan 1979 günü doğdum. Çocukluğum küçük ve güzel Gün gemisinde kaptan olan babamın yanında geçti. Kamaramı bir Afrika papağanı, devamlı yaramazlık yapan bir maymun ve Tayland hayvan pazarından domates seçer gibi aldığımız bir köpekle paylaşıyordum. Gemidekiler beni “Kahküllü” diye çağırıyordu. İlkokulda kendi hikayelerimi yazmaya başladım. Ödev yapıyormuş gibi deftere eğilir ve öyküler yazardım. Dalgındım. Otobüste, vapurda, trende, her yerde hayaller kurardım. Meraklı ve gerçek olmayan şeylere inanmaya hazır bir kızdım. Bu yüzden çocukken yazdığım hikayelerde ejderhalar, canavarlarla dövüşen çocuklar ve uzak gezegenler olurdu. Üniversitede önce Sinema Televizyon sonra da Arkeoloji okudum. Kazılara katıldım. İtayanca’dan çocuk kitapları çevirdim. Halen İstanbul’da yaşıyorum, eski otelleri, gemileri, yeraltı tünellerini seviyorum ve kendi küçük dünyamdan uzaklaşmak için devamlı seyahat ediyorum. Bir sırrım var. İstanbul’da kimsenin görmediği bir kurdun yaşadığına inanıyorum. Onu ilk defa yağmurlu bir günde Ayasofya’nın önünde görmüştüm. Devasaydı. Tüyleri ıslanmış, diken diken olmuştu. Etrafı koklayarak insanların arasından geçiyor, ama kimse onu fark etmiyordu. Ben hariç. Bir ara başını kaldırdı ve göz göze geldik. O zaman onun bu şehrin koruyucu ruhlarından biri olduğunu anladım. Bana kendisini gösterdiği için ona minnettarım. Kim bilir, dikkatli bakarsanız bir gün size de kendisini gösterir. Delal Arya