Politics and the English Language

George Orwell

Politics and the English Language Posts

You can find Politics and the English Language books, Politics and the English Language quotes and quotes, Politics and the English Language authors, Politics and the English Language reviews and reviews on 1000Kitap.
Zamanımızda, siyasi konuşma ve yazı büyük ölçüde savunulamaz olanın savunulmasıdır. Hindistan'da İngiliz egemenliğinin devam etmesi, Rusların tasfiye ve tehcirleri, Japonya'ya atom bombalarının atılması gibi şeyler gerçekten de savunulabilir, ancak yalnızca çoğu insanın yüzleşemeyeceği kadar acımasız ve bunlarla bağdaşmayan argümanlarla savunulabilir.
Reklam
Latince kelime yığınları, olayların üzerine ince bir kar gibi yağarak ana hatları bulanıklaştırır ve detayları gizler. Berrak bir dilin en büyük düşmanı samimiyetsizliktir. Latin words falls upon the facts like soft snow, blurring the outline and covering up all the details. The great enemy of clear language is insincerity.
Ortodoks düşüncenin her tonu cansız, taklitçi bir tarz ister. Orthodoxy, of whatever colour, seems to demand a lifeless, imitative style.
Politik dil – çeşitlemeleriyle birlikte muhafazakarlardan anarşistlere kadar tüm partiler için bu doğrudur – yalanları doğru göstermek, cinayeti saygın kılmak ve metanet  görüntüsü dalgalandırmak için tasarlanmıştır. İnsan bunu tek seferde değiştiremez ama en azından kendi alışkanlıklarını değiştirebilir ve hatta zaman zaman yeterince yüksek sesle dalga geçerse, eskitilmiş, kullanışsız ifadeleri ait olduğu yere, çöpe, atabilir. Political language — and with variations this is true of all political parties, from Conservatives to Anarchists — is designed to make lies sound truthful and murder respectable, and to give an appearance of solidity to pure wind. One cannot change this all in a moment, but one can at least change one's own habits, and from time to time one can even, if one jeers loudly enough, send some worn-out and useless phrase into the dustbin where it belongs.
Özenli bir yazar yazdığı her cümlede kendine en az dört soru soracaktır: Ne söylemeye çalışıyorum? Hangi kelimeler bunu ifade eder? Hangi betimleme ya da deyim bunu daha açık bir hale getirir? Bu betimleme etki yaratabilecek kadar canlı mıdır? Ve muhtemelen iki soru daha soracaktır. Daha kısa bir şekilde yazabilir miydim? Kaçınılabileceğim çirkin bir şey söyledim mi? A scrupulous writer, in every sentence that he writes, will ask himself at least four questions, thus: What am I trying to say? What words will express it? What image or idiom will make it clearer? Is this image fresh enough to have an effect? And he will probably ask himself two more: Could I put it more shortly? Have I said anything that is avoidably ugly?
Reklam
Daha doğru çok az şey okudum.
Eğer düşünceler dili bozuyorsa dil de düşünceleri bozabilir. But if thought corrupts language, language can also corrupt thought.
"I returned and saw under the sun, that the race is not to the swift, nor the battle to the strong, neither yet bread to the wise, nor yet riches to men of understanding, nor yet favour to men of skill; but time and chance happeneth to them all." “Dönüp baktım ve güneşin altında gördüm ki ne yarış hızlının ne de savaş güçlünün, ne ekmek bilgenin, ne zenginler anlayışlı, ne de lütuf yetenek erbabının, yine de hepsi zamana ve şansa tabi.”
32 syf.
10/10 puan verdi
Kitabı/denemeyi aşağıdaki internet adresinden türkçe olarak okuyabilirsiniz. Çeviri gayet başarılı. Umarım en kısa zamanda baskısı da yapılır. gulcincetin.com/tr/2016/09/17/t...
Politics and the English Language
Politics and the English LanguageGeorge Orwell · Penguin Classics · 201324 okunma
Kişi şu cümleyi ezberleyerek kendini olumsuzu olumsuzlama hastalığından kurtarabilir: siyah olmayan bir köpek, küçük olmayan bir tavşanı yeşil olmayan bir düzlükte takip ediyordu.
24 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.