You can find Popüler Science Türkiye - Sayı 132 quotes, Popüler Science Türkiye - Sayı 132 book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Bir gen, hücrelerimizin protein yapmasını sağlayan talimatların harflerle kodlandığı bir DNA parçasıdır. Genler farklı uzunluklarda olabiliyor. Bir gen sadece birkaç yüz veya birkaç bin DNA harfi uzunluğunda olabilir, ancak bazı genler çok daha uzundur. DNA'mızın bütününe baktığımızda, sadece yüzde birinin genlerden meydana geldiğini görüyoruz. Geri kalanını, biz ne işe yaradığını anlamadan önce "gereksiz DNA" olarak adlandırıyorduk. Artık bu geriye kalan malzemenin başka bilgiler de içerdiğini anlıyoruz. Örneğin belirli bir gene ne zaman protein üretmesi gerektiğini söyleyen bilgiler içerebiliyor. Tüm hücrelerimizde tüm genlerimiz bulunuyor. Retinada gerçekten önemli olan bir proteini yapan bir gen olabilir; ancak örneğin dilimizde bu proteine ihtiyaç bulunmuyor. Bu yüzden DNA'nın içinde o gene "Retinada isen bu proteini yapmanı ama dilde isen yapmamanı istiyorum" diyebilecek talimatlar bulunuyor.
Amerikan Spor Hekimliği Koleji ve Amerikan Kalp Derneği, " fiziksel bağımsızlık ve sağlığın korunması için haftada en az iki gün kas güçlendirme ve esneklik aktiviteleri yapılmalı. " diyor.
Araştırmacılar, deri hücrelerinin kök hücrelere dönüşecek şekilde yeniden programlanabileceğini ve daha sonra olgunlaşmamış sperm veya yumurta hücrelerine dönüştürülebileceğini keşfetti.
1. Gergedandan bir biyopsi örneği alınıyor. Örnek, fibroblast adı verilen bağ doku hücrelerini içeriyor. Bu hücreler kültür ortamında büyütülüyor.
2. Anahtar genler eklenerek deri hücreler "indüklenmiş pluripotent kök hücrelere" dönüştürülüyor. Bunlar, diğer birçok hücre tipini üretme potansiyeline sahip.
3. Kültüre alınan kök hücreler yumurta ve spermlerin öncü hücrelerine dönüşüyor. Bu küçük, olgunlaşmamış hücreler hâlâ çift kromozom seti içeriyor (olgun yumurta ve sperm, sadece tek bir kromozom setine sahip).
4. Yumurtalar ve spermler olgunlaştıklarında tamamen işlevsel, eşeysel hücreler oluşturarak IVF ve diğer yardımcı üreme teknolojileri için kullanılabilecekler.
Marvel filmlerinden Thor rolüyle tanınan ünlü aktör Chris Hemsworth, geçtiğimiz günlerde yaptırdığı bir genetik testte Alzheimer hastalığına yakalanma riskinin yüksek olduğu ortaya çıktığı için sinema dünyasına ara vermeye karar verdiğini açıkladı.
The Lancet Planetary Health dergisinde yayımlanan bir araştırma, Dünya'da sağlığa zararlı olduğu belirtilen hava kirliliği seviyelerinin üstünde seyreden toplam karasal alan seviyesinin %99,82'ye ulaştığını, nüfus olarak ise bu oranın %99,999'a geldiğini ortaya koydu. Çarpıcı araştırma, hava kirliliği ölçümlerinde standart olan ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından belirlenen PM 2.5 ölçeğini baz alıyor ve havadaki ince partikül madde miktarını ölçümlüyor. Sonuçlara göre her ne kadar Avrupa ve Kuzey Amerika'da hava kirliliği seviyeleri azalsa da dünya çapında bu iki kıtanın liderliği sürüyor. Güney Asya, Avustralya, Yeni Zelanda, Latin Amerika ve Karayipler'de ise artış oranı yükselen bir grafikle devam ediyor. Dünya ortalamasında her yılın yaklaşık 250 gününün önerilen hava kirliliği seviyesinin 3 katından fazla hava kirliliğiyle geçtiğini ortaya koyan ekip, acilen harekete geçilmezse öngörülemeyen sağlık etkilerinin önümüzdeki yıllarda insanlığa
ciddi zararlar verebileceğini ekliyor.