Profesör Gönderileri

Profesör kitaplarını, Profesör sözleri ve alıntılarını, Profesör yazarlarını, Profesör yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Farkına vardım ki, Mösyö, yalnızca eğlence için bir araya gelen insanlar, birbirlerinden birlikte çalışanlar ve belki de birlikte acı çekenler kadar hoşlanmıyorlar ya da birbirlerine çok büyük saygı duymuyorlar.
Sayfa 249 - Oğlak Yayıncılık, 1. Basım 2001
Denetleyebildiğimiz dürtüler vardır ama bizi denetleyenler de vardır, çünkü bize bir kaplanın atlayışıyla erişirler ve biz onları görmeden efendimiz olmuşlardır. Belki, yine de, bu dürtüler nadiren büsbütün kötüdür. Belki sağduyu, sessiz olduğu ölçüde kısa bir süreçte, hissedilmeden sona eren bir süreçte doğal duyguların enine boyuna tarttığı, aklı başında eylemi soruşturmuştur ve bu eylem yapılırken tepkisiz kaldığı için haklı çıktığını hisseder.
Sayfa 244 - Oğlak Yayıncılık, 1. Basım 2001
Reklam
''Hiç fark etmez'' diye düşündüm. ''Şimdi yarım kalan bir başka gün bitirilir.''
Sayfa 153 - Oğlak Yayıncılık, 1. Basım 2001
''Hiç fark etmez'' diye düşündüm. ''Şimdi yarım kalan bir başka gün bitirilir.''
Sayfa 153 - Oğlak Yayıncılık, 1. Basım 2001
İnsanlar -özellikle de çocuklar- kendilerini sahip olduklarının bilincine vardıkları bir gücü kullanma zevkinden ender olarak mahrum ederler. O güç yalnızca başkalarını perişan edecek bir yetiye dayansa bile, sinirleri daha sağlam ve belki de bedensel açıdan çok daha güçlüyken, hisleri eğitmenlerden daha fazla körlenmiş bir öğrenci, o eğitmen karşısında büyük ölçüde avantajlıdır ve genellikle bunu acımasızca kullanacaktır. Çünkü çok genç, çok sağlıklı, çok düşüncesiz kişi ne halden anlamayı ne de merhametli olmayı bilir.
Sayfa 146 - Oğlak Yayıncılık, 1. Basım 2001
Beğenilerimizi koşullarımız yönlendirir. Sanatçı engebeli bir kırsal araziyi yeğler çünkü resim yapılmaya değerdir. Mühendis düz olanını yeğler çünkü elverişlidir. Haz adamı ''güzel bir kadın'' dediğinden hoşlanır -ona o kadın uygundur, modaya uyan genç beyefendi, modaya uyan genç hanıma hayran olur- o kadın kendi türündendir. Güzelliğe karşı neredeyse kör, yapmacıklığı davranışlara karşı duyarsız, çalışıp dinlemekten yıpranmış, bitkin, büyük olasılıkla öfkesi burnunda olan öğretmen, esas olarak belli zihinsel niteliklerden mutluluk duyar: Titiz bir özen ve çaba, bilgiye duyulan sevgi, doğal kapasite, yumuşak başlılık, doğru sözlülük, değerbilirlik, ilgisini çeken ve takdirini kazanan çekici niteliklerdir. Bunları arar, ancak bunlara ender olarak rastlar. Şans eseri bulursa, seve seve sonsuza dek elinde tutar ve ayrılık onu bunlardan yoksun bıraktığında sanki acımasız bir el yegane dişi kuzusunu kendisinden çekip almış gibi hisseder.
Sayfa 135 - Oğlak Yayıncılık, 1. Basım 2001
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.