Putların Alacakaranlığı

Friedrich Nietzsche

Putların Alacakaranlığı Posts

You can find Putların Alacakaranlığı books, Putların Alacakaranlığı quotes and quotes, Putların Alacakaranlığı authors, Putların Alacakaranlığı reviews and reviews on 1000Kitap.
insan huzursuz olduğu zaman çevresinde “ çirkin” diye bir şey hisseder. İnsanın güç hissetmesi, güç arzusu, cesareti, gururu hep çirkinle azalır, güzelle yükselir, artar. Her iki durumda bir sonuç çıkarırız: bunun için gerekli terimler, öncüller içgüdüde bolca vardır. çirkin yozlaşmanın bir işareti, belirtisi olarak anlaşılır: bize en küçük bir yozlaşma hatırlatan bir şey “çirkin” hükmüne neden olur. Her yorgunluk, ağırlık, yaşlılık, bitkinlik belirtisi, kramp, felç gibi özgürlük engelleri; her şeyden çok, çürüme, bozulma kokusu, rengi, şekli -bir simge için en uç azaltma bile- aynı tepkiyi, değer hükmünü, “çirkini” akla getirir. Bir nefret uyanır - ama o zaman insan kimden nefret eder? Hiç kuşkusuz tipinin sapmasından, düşmesinden! Burada insan en derin içgüdüsüyle nefret eder; bu nefrette tüylerin ürpermesi, dikkat, derinlik, uzağı iyi görmek vardır- en derin nefrettir bu. Sanat da bu nedenle derindir.
Nietzsche, Putların Alacakaranlığı hakkında Escort Homo'da şöyle der: " Eğer biri benim zamanımdan önceki yıllarda işlerin nasıl tepetaklak olduğuna dair hızlı bir fikir elde etmek isterse, bu kitabı okumaya başlamalıdır. "
Reklam
Benim amacım ve bütün çabam, başkalarının bir kitapta söyleyebildiklerini, hatta bir kitapta bile söyleyemediklerini, on cümlede söyleyebilmektir.
Büyük adamları nasıl "kullanabileceğimizi" , onlardan nasıl yararlanabileceğimizi bilemeyişimiz de, onların büyüklüğünün bir başka göstergesi olarak görülebilir aynı zamanda...
Evlilik, "aşk" üzerine kurulamaz. Tam tersine evlilik, cinsel güdü temeline, ( elin ve çocukların mülk olarak kabul edildikleri) mülkiyete sahip olma güdüsüne, kendisine sürekli olarak en küçük egemenlik türü (aile) olarak tanzim eden, çocukların ve mirasçıların kazanılan belli bir gücü, etkiyi, zenginlikleri psikolojik olarak korumaya ve uzun vadeli görevlere hazırlamaya ve bir yüzyıldan diğerine iradi dayanışmaya ihtiyaç duyan hakim olma güdüsüne dayanarak kurulur.
Bir şeylere layık olan, bir şeyleri gerçekten hak etmiş olan milletler, büyüklerini hiç bir zaman liberal kurumlarla elde etmemişlerdir. Bizim saygınlık kazanmamıza, saygın bir konuma ulaşmamıza imkan tanıyan, bizi öncelikli olarak, kaynaklarımızı, meziyetlerimizi,sığmaklarımızı ve kılıcımızı, dehamızı, ruhumuzu öğrenmeye, kavramaya iten, bizi güçlü olmaya iten şey, karşı karşıya kaldığımız ve baş etmek için mücadele ettiğimiz tehlikelerdir.
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.