Sanatsal ve kültürel değerlere verdiği önemi her eserine yansıtan kıymetli yazar Senem Tekinkoca'nın okuduğum üçüncü kitabı olan Raşhel'in Son Dansı bu değerlerin girdabında hapsediyor okuru.
İnsan ruhunu kendi karanlığında yolculuğa çıkaran eserle; frekansı, melodisi ve nefesi ile duyguyu, algıyı ve sinirleri yerinden oynatan kurgusal bir dansın yörüngesinde yaşanan anlam dolu bir hikayede buluyoruz kendimizi.
"İz bırakmak" deyiminin en korkusuz gerçekçiliğini en polisiye tavrını yansıtan bu kıymetli eserde inancı, güveni, cesareti, hırsı ve tutkuyu sorguluyoruz. Bu sorguyu kendi ruhumuz içinde kendimize ait sırların peşinden koşarak yapıyor, ruhsal bir uyanışa varıyoruz her sayfanın sonunda.
Bazı vazgeçişlerin bazı varoluşları beraberinde getirdiğini anlatan eser, hayatta yaşadığımız en derin eksikliklerin ruhtaki kayıplar olduğunu da özetliyor. Günahla vicdan arasında gidip gelen medcezir duyguları ustalıkla kurgulayıp öyküleştiren kıymetli yazar Senem Tekinkoca'nın sonraki eserlerini okumak için sabırsızlanıyor, yazarı ve eserlerini kalemiyle henüz tanışmamış kitapdostlarıma şiddetle tavsiye ediyorum.