100. kitap. Evet 2024 yılının 100. kitabını okumuş oluyorum.:) Nisan ayının da ilk kitabı oldu. Tesadüfen elime geçmişti. Bayılmadım ama fena da bulmadım. Adsız kahramana biraz gıcık oldum neyse ki sonunda biraz gözünü açtı. Toyluğuna veriyorum. Filmini de izlemeyi düşünüyorum.
RebeccaDaphne du Maurier · Turkuvaz Kitap · 2010502 okunma
“Acaba bu dünyada kendi çekingenliklerini kıramayan, körlükleri ve budalalıklarıyla gerçeği kendilerinden gizleyen bir duvar ördükleri için acı çeken ve çekmeye devam eden kaç insan vardı?”
Gözlerimi kapadığımda yüzlerce görüntü geldi aklıma. Gördüğüm şeyler, bildiğim şeyler, unuttuğum şeyler... Anlamsız bir düzen içinde bir araya gelmişlerdi.
"Bütün yemek boyunca sana bakıyor, senden başka hiçbir şeyi düşünmüyordum. Sevdiğim o şirin, genç, dalgın bakışın söndü gitti. Bir daha asla geri gelmeyecek... Yirmi dört saat içinde yok oldu. Artık çok daha büyüksün..."
Yaşayanlara karşı mücadele edebilirdim ama ölülere karşı elimden bir şey gelmezdi ki. Londra'da Maxim'in sevdiği bir kadın varsa şayet, Maxim ona mektuplar yazıyorsa, onu ziyaret ediyor, onunla yemek yiyor, onunla yaşıyorsa, o kadına karşı mücadele edebilirdim. Şartlarımız ortak sayılırdı ne de olsa. Korkmam gerekmezdi. Kızgınlık da kıskançlık da alt edilebilir şeylerdi. Günün birinde o kadın yaşlanacak, yorulacak veya değişecekti ve Maxim'in ona duyduğu sevgi de kendiliğinden sona erecekti. Ama Rebecca asla yaşlanmayacaktı. Hep aynı kalacaktı. Ona karşı savaşamazdım. Benim için çok güçlüydü o.