Resen karakterini seriyi okuyan herkes merak etmiştir sanırım. Kitabın genelini ve ana karakterleri sevsem de, Reseph'in kendiyle ve Salgin'la olan savaşını daha fazla görmek isterdim.
Mahşerin Dört Atlısı serisinin 4. Ve bizde çıkan son kitabını da okumuş oldum . Bu kitabı da çok sevdim . İlk 3 kitaptaki ana kötü karakter olan Reseph’in neler yaşadığını çok merak etmiştim ve sonunda gerçek Reseph’i okuyabildim En güzeli de Atlıların babalarının kim olduğunu sonunda öğrendim tahmin ettiğim kişi çıktı ama olsun yakıştı ..
.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Reseph mührü kırıldıktan sonra Salgın haline dönüşerek dünyaya büyük bir yıkım getirmiştir. Daha sonra bi şekilde hafızası silinmiş bi vaziyette karlı bir ormanda Jillian tarafından bulunur . Jillian donmaktan son anda kurtardığı bu yabancıyı kendine getirip bırakma niyetindedir fakat Reseph, hafızası geri gelene kadar gitmemeye kararlıdır.
.
Diğer taraftan kötülük peşinde olan melek ve iblisler Reseph’i bulup Salgını yeniden geri getirme niyetiyle heryerde Reseph’i ararlar.
.
Reseph ile Jillian gittikçe birbilerine bağlanırlar fakat onları bekleyen epey bi kötü sürpriz vardır. Jillian, sevdiği adamın Mahşerin dört atlısından biri ve dünyaya yıkımı getiren adam olduğunu öğrenmeyi kabul edebilecek mi? Ve Reseph Salgından tamamen kurtulup özlemini çektiklerine kavuşabilecek mi? Okuyup öğreniyoruz .
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Yazarın yalnızca dört atlının hikayeleri olan kitapları Türkçe'ye çevirilmiş. Reseph dördüncü atlının kitabı. Ilk atlının hikayesi olan Ares kitabından önce 6 kitap daha var ve bu da yazarın neden bütün yan karakterleri ve özel terimleri bilmemiz gerekiyormuş gibi davrandığını açıklıyor. Çünkü normal şartlar altında bilmemiz gerekiyordu, eğer kitaplar çıkış sırasına göre çevirilmiş olsaydı.
Kitaplar edebiyat harikası sayılmaz ancak Reseph kitabına gelene kadar seriye çoktan ısınmıştım. Yazar olayları süründürmüyor ve sıkmıyor. Bir sonraki kitabın çevirisi için heyecanlandırmayı bile başardı.
Gülümsemesi titrekti.“Seni öldürmeyen şey güçlendirir, değil mi?”
“Evet.”
Ancak bu bir yalandı, değil mi? Genellikle seni öldürmeyen şey, başladığı işi bitirmek için geri dönerdi.
Bence serinin en güzel kitabı buydu. Yazarın üslubunun geliştiğini, üç kelimeli cümleler yerine uzun betimlemelere yer vermeye başladığını görüyoruz. Olaylar serinin diğer kitaplarına göre daha azdı. İlk 200 sayfa neredeyse sadece reseph ve jillian arasında geçti. Ama çok eğlenceliydi. İlk 3 kitaptaki salgından sonra normal reseph ferahlatıcı bir bahar havası gibiydi. Herşeyi hatırlamasından sonraki 100 sayfa vicdan azapları ve üzüntülerden dolayı biraz ağırlaştı. Son bölüm ise tüm olayların düğümleri çözüldü. Herkes mutlu sona kavuştu.
Aslında serinin bir kitabı daha varmış ama çevrilmemiş. Ki çok merak ettiğim karakterleri işliyor. Onları okuyamayacağım için üzgünüm. Seri bittiği için ise seviniyorum. Yazarın tarzını sevmedim. Fantastik seviyorsanız, elinizde de birşey kalmadıysa bu seriye şans verebilirsiniz.
Reseph
Larissa Ione
Seri bitmesin diye okumadım iki gündür ama malesef dayanamadım.
Kitabı bir solukta bitirdim. Beş yüz sayfalık kitap oldukça etkileyici sürükleyici bir şekillde bitti.
Beklediğim gibiydi konu. Ama şaşırdığım çok şey oldu özelikle babaları konusunda .Reseph ise hafızasini kaybetmiş bir şekillde bulunur. Kızımız onu gördüğü an etkilenir tabi. Kim etkilenmez ki tutku aşk savaş ne ararsanız buluyorsunuz seride bitmesine üzüldüm oldukça güzeldi. Mahşerin dört atlısı çok tatlıydı ama ben en çok thanı sevdim o ayrı
Vee bir seri daha bitti.
Seri hakkındaki düşüncelerim mükemmel olduğu yönünde.
Seride sadece ikinci kitap olan LİMOS'u pek beğenmedim onun haricinde güzeldi. Aslında Limos'u beğenmememinde belli başlı bir sebebi yok nedense bitirmemin en uzun sürdüğü kitap o oldu. Ama bence herkesin okuması gereken serilerden.
Bu seriyi gerçekten çok ilginç bulmuştum. Kitapta bahsedilen "ı cross my heart" şarkısını indirdim ve her gün dinlemeye başladım. Her dinlediğimde sanki Reseph söylüyormuş gibi geliyordu.