Ebu Hureyre radıyallahu anh'dan, Peygamberin şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
"Bir mümin abdest aldığı zaman, yüzünü yıkarken gözleriyle işlediği günahlar abdest suyunun son damlasıyla dökülür. Ellerini yıkarken de, elleriyle işlediği günahlar abdest suyunun son damlasıyla dökülür. Ayaklarını yıkadığında da, ayaklarıyla işlediği günahlan abdest suyunun son damlaları ile akıp gider. Nihayet o mümin, günahlarından tamamen arınıp temizlenmiş olur." (Müslim, Tahâret 32)
625, Nevvâs bin Sem'ân radıyallahu anh rivayet ediyor: Peygamber'e (sav) iyilik ve kötülüğün ne olduğunu sordum. Şöyle buyurdu:
"İyilik, vicdanını rahatlatan, gönlüne huzur veren şeylerden ve güzel ahlaktan ibarettir. Günah ise, kalbini tırmalayıp duran ve başkalarının bilmesini istemediğin şeydir. Yaptığın iş gönlünde bir huzursuzluk doğuruyor, içini şüphe ve tedirginlik kemirip duruyorsa ve o işin başkaları tarafından duyulması seni rahatsız ediyorsa, o hareket mutlaka çirkindir, günahtır. Onun caiz olduğuna dair fetva da verseler, o işi yapmamalısın." (Müslim, Birr 14-15)
Ebû Hüreyre’den (ra) rivayet edildiğine göre Resûlullah şöyle buyurmuştur:
Mümin erkek ve kadının Allah’a günahsız olarak, tertemiz kavuşuncaya kadar, canında, çoluk çocuğunda ve malında sıkıntı eksik olmaz.
Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor:
Bir adam Peygamber'e gelerek "Ey Allah'ın Elçisi! En çok sevabı olan sadaka hangisidir?" diye sordu. Peygamber şöyle buyurdu:
"Sağlığın gücün yerinde ve cimriliğin üzerindeyken, fakir düşmekten endişe edip daha çok zengin olmayı düşlerken verdiğin sadakanın sevabı daha büyüktür. Sakın bu işi, can boğaza gelip de "Falana şu kadar, filana bu kadar miras bırakıyorum!" diyeceğin zamana erteleme. Çünkü o zaman artık iş işten geçmiş ve o mallar zaten 'falanın ve filanın' olmuştur."
"Sana şüphe veren şeyleri bırak, şüphe vermeyene bak. Çünkü doğruluk kalbe huzur, yalan ise tedirginlik verir. Müminin gönlü haramdan irkilir ve tedirgin olur, helalden de sükûn ve huzur bulur. O halde, müftüler ve âlimler fetva verseler de sen içine sinmeyen gönlünün ısınmadığı işlerden uzak dur."