"Fiyaskoyla sonuçlanmış yaşamından kalan tek şey, tek değerdi bu amansız yalnızlık ve bu soğuk resim yapma tutkusu. Ve sağa sola sapmadan söz konusu yıldızın gösterdiği yönde ilerlemek artık onun yazgısıydı.
Parkın acı kokulu, nemli havasını derin derin soludu, kıyıya ulaştıktan sonra gereksiz duruma gelen bir kayık gibi geçmişi her adımda kendinden itip uzaklaştırdığı duygusu vardı içinde. Geçmişi gözden geçirişinde ve bundan çıkarılan sonuçta tevekkülden eser yoktu; meydan okuyarak ve girişimci bir hırsla yeni yaşamına çevirmişti gözlerini, el yordamıyla ve alacakaranlıkta sağa sola sapmalarla bir yürüyüş değil, bayır yukarı çıkan sarp ve pervasız bir yol olacaktı bu yaşam. Erkeklerin normalde yaptıklarından belki daha geç ve daha buruk şekilde veda etmişti gençliğin tatlı alacakaranlığına. Şimdi, züğürt ve geç kalmış, ışıl ışıl bir gündüzün ortasındaydı ve bu gündüzün güzelim saatlerinden hiçbirini elden çıkarmayı düşündüğü yoktu."
İçerisinde kıskançlık, iletişimsizlik ve kopmuş ilişkiler, sevgisizlik ve yalnızlık, çocuklar üzerinde aşırı baskı, mutsuzluk ve huzursuzluk... olan koca bir malikhane Rosshalde. Hesse bizlere bu malikhanede yaşayan, acısını iliklerimize kadar hissedebileceğimiz, parçalanmış bir aile romanı sunmuştur. Keyifli okumalar.