Şağab Hatun

el-Muktedir, daha sokakta arkadaşları ile topacımsı bir şeylerle oynadığı sıralarda, küçük yaşta halife olmuştu. Abbasiler Devleti tarihinde, el-Muktedir müstesna, böylesine küçük bir yaşta hilâfet tahtına kimse oturmamıştır.

Sayfa 57 - Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı YayınlarıKitabı okudu

Reklam

Furkan Uzel

İbn-i Kesir, es-Seyyide Şağab'ın emlâklarının senelik gelirinin 1.000.000 dînâr TL olduğunu, bunun hemen hepsini fakirler ve açların yeme içmelerine, doktorlara, hastalara, yolların yapım ge onarımı, halka su temin eden kanalların ıslahına sarf ettiğini bildirmektedir.

Sayfa 32 - Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı YayınlarıKitabı okudu

Furkan Uzel

Onun, hayır hasenattaki küllî hizmetlerinin en önemli tezahürlerinden biri, belki de en anlamlısı insan sağlığına yönelik Bağdad'ın uygun bir yerinde düşkün, yoksul, hasta ve zavallı kimseler de dâhil, herkesin hiçbir ücret ödemeden tedavi edilebileceği bir "Hastahane" inşa etmesidir. Hastahane ve buradaki görevli bütün doktorların masrafları da bizzat kendisi tarafından karşılanmak üzere yapılmıştır.

Sayfa 29 - Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı YayınlarıKitabı okudu

Furkan Uzel

Semmel Hanım, Divânü'l-Mezâlim başkanlığındaki bu görevinde acaba muvaffak olmuş mudur? el-Muktedir devrinin tarihçisi el-Kurtubî buna olumlu bir gözle bakmakta ve şöyle demektedir: "Böyle bir uygulamadan zulme uğrayan kimseler çok yararlandı. İnsanların gönlü rahat etti, huzura kavuştu. Halbuki onlar daha önce bundan ve Semmel Hanım'ın davalara bakmasından nefret etmişlerdi."

Sayfa 25 - Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı YayınlarıKitabı okudu

Furkan Uzel

Haddi zâtında el-Kahramâne ve el-Kahârime, Abbâsî hilâfetinde kadınlar için ihdâs edilmiş, üst seviyede önemli resmî devlet makamlarından biri idi.

Sayfa 14 - Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı YayınlarıKitabı okudu