Olive, ikiz kardeşlerden şanssız olanıydı. Şanssızlıkların, kötü talihlerin hepsi onu bulurdu. Kız kardeşinin düğün günü ise, bu durum değişti. Tüm herkes düğünde gıda zehirlenmesi yaşarken bir Olive bir de nefret ettiği kişi Ethan’ ı, şanssızlık es geçti. İyi talih, Olive’ in üzerinde dolaşırken, onu hangi yol da Ethan ile aynı paydada buluşturacaktı.
Gerçekten bayıldımmm. Hikaye, hikayenin akışı, karakterlerin gelişme süreci, onları tanıma süreci ilmek ilmek işlenmişti.
Dili yalın olduğu kadar eğlenceliydi. Okuduğum hikayelerde karakterlerin tatlı itişmelerine bayılırım. Ve bu mizahla birleşince tadından yiyemem. Bu kitap da tam olarak bu vardı. Espiri anlayışımın tuttuğu bir yazar oldu Christina Lauren. Çünkü bazen yazarlar göbeğini çatlatsa böyle enerjik, romantik hikayelerde güldüremiyor.
Karakterlerden Dane hariç hepsini tuttum. Ama o da pisliğin önde gideniydi zaten. Onun haricinde tüm karakterler sevmelikti.
Tam bir yaz kitabı. Fakat kurgu basit değil. O yüzden çıtır çerezlik diyemem.
Reading slump da, şenzlong da güneşlenirken, kötü bir haldeyken mutlaka şans verin ilaç gibi gelecektir.
Addio..