Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şair Evlenmesi

İbrahim Şinasi

Şair Evlenmesi Gönderileri

Şair Evlenmesi kitaplarını, Şair Evlenmesi sözleri ve alıntılarını, Şair Evlenmesi yazarlarını, Şair Evlenmesi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
64 syf.
·
Puan vermedi
·
19 saatte okudu
Türk klasiği
61 sayfadan oluşan kitabı sanırım 1 saat gibi bir süre içerisinde okudum.. Türkçe yazılmış ilk tiyatro eseri şair evlenmesidir. Şinasi gazeteci yayıncı şair ve oyun yazarıdır
Şair Evlenmesi
Şair Evlenmesiİbrahim Şinasi · İthaki Yayınları · 202116,1bin okunma
Fakat insan kısmı yediği bir yem var, adına para derler.
Sayfa 17 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ali Paşa, meslek gereği insanlığı düşünme yeteneğinden ayrılmış hayvan halinde görmekten, Şinasi düşünme yetenekleri eylemsizlik halinde bulunan milletin fikir kuvvetlerini uyarmaktan keyif alıyordu.
Ebüzziya Tevfik'in Şinasi için söyledikleri.
Demek efendi henüz ölüm döşeğindeydi. Onu orada görmek istiyordum. Bir daha yüzünü görmek, kendi düşünceme göre her arzunun üstündeydi. Milletin düşünüp söylemek konusundaki duyarlılığını mutlak dilsizlikten kurtaran, bize edebiyat sevgisi, bir siyasi fikir veren, zulümden nefret ettiren, karanlığı, yılandan korkunç, akrepten iğrenç, cellattan merhametsiz tanıtan oydu. Onu, o deha örneğini, ölümün çukuruna verilmeden önce bir kere daha görmek benim için bir evlatlık vazifesiydi. O hepimizin, geleceğin bilinmezliğinde yetişecek vatan evlatları için, irfan babası, edep ve siyaset piriydi. Bizi düşünmeye, düşündüğümüz gibi söylemeye o alıştırmıştı. Ona insanlık kimliğimiz bike şükran borcu taşıyordu.
Şinasi, Fuat Paşa'nın ölüm haberini işittiği zaman son derece üzülmüş ve naaşının Nice'ten İstanbul'a getirildiği gün çocuk gibi ağlamıştır ki bu da dostlarına karşı şiddetli vefasını gösteren ruh hallerindendir.
Şinâsi...
Milletin düşünüp söylemek konusundaki duyarlılığını mutlak dilsizlikten kurtaran, bize edebiyat sevgisi, bir siyasi fikir veren, zulümden nefret ettiren, karanlığı, yılandan korkunç, akrepten iğrenç, cellattan merhametsiz tanıtan oydu. Onu, o deha örneğini, ölümün çukuruna verilmeden önce bir kere daha görmek benim için bir evlatlık vazifesiydi. O hepimizin, geleceğin bilinmezliğinde yetişecek vatan evlatları için, irfan babası, edep ve siyaset piriydi. Bizi düşünmeye, düşündüğümüz gibi söylemeye o alıştırmıştı. Ona insanlık kimliğimiz bile şükran borcu taşıyordu.
Reklam
"Yüzünü açıp görmemde bir engel var mı?" dedim. Tebessüm ederek, "Hayır! Ne sakınca olacak. Memleketin âdetlerine uyarak örttük," diyerek tülbendi kaldırdı. Hâlâ o manzara gözlerimin önündedir. Yüzünde değişiklikten eser yoktu. Sağ gözü sol gözünden çokça aralık kalmıştı, yüzünde belli belirsiz bir gülümseme hâli fark ediliyordu, altdudağı bu gülümsemenin edebi şahidi olarak hafifçe kıvrılmıştı.
Sayfa 55
Ne acı ve ayıplanacak bir kârdır, o ki kendi türünden birinin ölümünden elde edile! Hele ne katı yürekli insanlar veya insan olmayanlardır ki hemcinslerinin üzerine toprak çekmekle kendilerine menfaat sağlamaya bakarlar.
Sayfa 57
diyordu ki: " Galiba beynim kabına sığmak istemiyor, dışarı fırlamak istiyor. Mümkün olsa da şunu çıkarıp atsam ne iyi olurdu. "
Sayfa 56
Onu orada görmek istiyordum. Bir kez daha yüzünü görmek, kendi düşünceme göre her arzunun üstündeydi.
Sayfa 53
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.