Müslümanlıktan Evvel Türk Dinleri

Şamanizm

Yusuf Ziya Yörükan

Quotes

See All
Hoca okumuş adam tabii sıçtık diye çevirmemiş tersledik demiş :D
Divanü Lügat-it-Türk'te ise, Türklerin ilk Müslümanlık devrinde Uygurlar üzerine yaptıkları bir akını tasvir eden şöyle bir beyit görüyoruz: Kelengiz leyü aktımız, kendler üze çıktımız, Furhan evin yıktımız, burhan üze sıçtımız! Yani: Sel gibi aktık, şehirler üzerine çıktık, Put evini yıktık, ve put üzerine tersledik (Cilt I, s. 288).
Türklerde ise kadın büyük bir ihtiram mevkiine maliktir. Avlara, Ziyafetlere kurultaylara, iktisadi islere iştirak eder Hakanın emirlerinin mutâa [itaat edilebilir olması] icin kadının da imzası lâzımdır. Resmi divanlarda kadın da hakanın yanında ahz-ımevki eder! Burada kadın, pedersahi ailede olduğu gibi, harem dairesine kapanmış ve erkeğin cinsi heveslerinin oyuncağı haline gelmiş değil, onunla musterek ve musavi bir hayata sahiptir...
Sayfa 49 - ÖtükenKitabı okudu
Reklam
Türklerin sihre ve kahinlige inandıklarına, cede taşı kullandıklarına, birtakım taşlara hassalar atfettiklerine dair malumat bütün kaynaklarda mevcuttur. Kamlarin istikbale dair verdikleri haberlere , kuşların uçuşlarından çıkarılan manalara itimat ederlerdi.
Sayfa 24 - ÖtükenKitabı okudu
… Türklerde ise kadın, büyük bir ihtiram (saygı) mevkiine maliktir. Avlara, ziyafetlere, kurultaylara, iktisadî işlere iştirak eder. Hakanın emirlerinin [itaat edilebilir olması] için kadının da imzası lâzımdır. Resmî divanlarda kadın da hakanın yanında ahz-ı mevki eder.* *İbn-Batuta Seyahatnamesi’nde (s. 386), eski Türklerde kadının mevkiine dair dikkat çekici misaller vardır. İbn-i Fadlan’ın İtil ve Bulgar seyahatinde, Bulgar beyinin yanında karısının bulunduğunu, misafirlere kadının yemek ikram ettiğin ve kadınlara hürmetin Türklere has olduğunu kaydetmektedir. Seyahatname’nin buna dair fıkraları Mu’cemü’l-Büldân, (Cilt 2, s. 273) dadır.
Türklerde İlk Din
Bozkurt, şaman dualarında bile geçer.
Sayfa 25 - İptidaî Şamanlık, 9. BaskıKitabı okudu
Reklam
Hayat mudil bir varlıktır. Onu düz bir hat gibi ve yalnız bir cepheden mütalâa etmek, hakikati olduğu gibi kavramak için kâfi değildir.
Sayfa 14 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.